Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | birinin açısından | for one's share zf. |
Idioms | ||
Deyim | birinin açısından | for one's part expr. |
Deyim | birinin açısından | on one's part expr. |
Deyim | birinin açısından | on the part of one expr. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bir şeye birinin/bir şeyin aleyhinde olacak açısından bakmak | weight something against someone or something f. |
Öbek Fiiller | hikayeyi birinin açısından dinlemek | hear someone out f. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | birine göre/birinin açısından | in one's case expr. |
Idioms | ||
Deyim | (birinin finansal, sağlık açısından, zihnen) kendini toparlamasına yardım etmek | get (one) on one's feet f. |
Deyim | (birinin finansal, sağlık açısından, zihnen) kendini toparlamasına yardım etmek | put one on one's feet f. |
Deyim | (birinin) gözünden/bakış açısından bakmak | stand in (someone's) shoes f. |
Deyim | (birinin) bakış açısından/açısıyla | through (one's) eyes f. |
Deyim | (birinin) açısından | for (one's) part expr. |
Deyim | (birinin) bakış açısından/açısıyla | through the eyes of (someone) expr. |
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | iki kişiden birinin ötekinin işi veya mal varlığında parasal bir menfaati bulunması durumunda hukuk açısından birbirlerinin ortağı sayılması | associate i. |