İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | brush up f. | tazelemek (bilgiyi) |
Genel | brush up f. | bilgiyi tazelemek |
Genel | brush up f. | tazelemek |
Genel | brush up f. | fırçalamak |
Genel | brush up f. | yenilemek |
Genel | brush up f. | küçük kusurları ortadan kaldırarak düzeltmek |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | brush up f. | fırça ile boyamak |
Öbek Fiiller | brush up f. | fırça ile temizlemek |
Öbek Fiiller | brush up f. | fırça ile parlatmak |
Öbek Fiiller | brush up f. | temizlemek |
Öbek Fiiller | brush up f. | bilgisini tazelemek |
Öbek Fiiller | brush up f. | hafızasını tazelemek |
Öbek Fiiller | brush up f. | yenilemek |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | brush up on f. | bilgiyi tazelemek | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | brush up against f. | bir sorunla karşı karşıya kalmak | ||
Öbek Fiiller | brush up against f. | hafifçe çarpmak | ||
Öbek Fiiller | brush up against f. | (hafifçe dokunmak | ||
Öbek Fiiller | brush up against f. | yüz yüze gelmek | ||
Öbek Fiiller | brush (up) against someone or something f. | birine/bir şeye sürtünmek | ||
Öbek Fiiller | brush (up) against someone or something f. | birine/bir şeye sürünmek | ||
Öbek Fiiller | brush (up) against someone or something f. | birine/bir şeye hafifçe dokunmak | ||
Öbek Fiiller | brush something up f. | bilgisini tazelemek | ||
Öbek Fiiller | brush something up f. | bilgisini yenilemek | ||
Öbek Fiiller | brush something up f. | bilgisini geliştirmek | ||
Öbek Fiiller | brush up (on something) f. | (bilgisini) tazelemek | ||
Öbek Fiiller | brush up (on something) f. | (bilgisini) yenilemek | ||
Öbek Fiiller | brush up (on something) f. | (bilgisini) geliştirmek |