|
Kategori |
İngilizce |
Türkçe |
|
General |
|
1 |
Genel |
buy something retail f.
|
perakende satın almak |
|
2 |
Genel |
buy something on hire purchase f.
|
taksitle almak |
|
3 |
Genel |
buy something cheaply f.
|
ucuza düşürmek |
|
4 |
Genel |
buy something on credit f.
|
bir şeyi veresiye almak |
|
5 |
Genel |
buy something sight unseen f.
|
bir şeyi hiç görmeden satın almak |
|
6 |
Genel |
buy something between themselves f.
|
bir şeyi ortaklaşa satın almak |
|
7 |
Genel |
buy something on the hp f.
|
veresiye almak |
|
8 |
Genel |
buy something on hire purchase f.
|
veresiye almak |
|
9 |
Genel |
buy something dirt cheap f.
|
ucuza kapatmak |
|
10 |
Genel |
afford to (buy something) f.
|
parası yetmek |
|
11 |
Genel |
not afford to (buy something) f.
|
parası yetmemek |
|
Phrasals |
|
12 |
Öbek Fiiller |
buy something for someone f.
|
biri için bir şey satın almak |
|
13 |
Öbek Fiiller |
buy something out f.
|
hepsini satın almak |
|
14 |
Öbek Fiiller |
buy something back (from someone) f.
|
geri satın almak |
|
15 |
Öbek Fiiller |
buy something out f.
|
satın alarak tüketmek |
|
16 |
Öbek Fiiller |
buy something back (from someone) f.
|
tekrar almak |
|
17 |
Öbek Fiiller |
buy something back (from someone) f.
|
yeniden satın almak |
|
|
18 |
Öbek Fiiller |
buy something (from someone) (for something) f.
|
(birinden bir fiyata) bir şey almak |
|
19 |
Öbek Fiiller |
buy something (from someone) (for something) f.
|
(birinden bir fiyata) bir şey satın almak |
|
20 |
Öbek Fiiller |
buy (one's) way in (something) f.
|
bedelini ödeyip (bir şeye) dahil olmak |
|
21 |
Öbek Fiiller |
buy (one's) way in (something) f.
|
parayla (bir şeye) girmek |
|
22 |
Öbek Fiiller |
buy (one's) way in (something) f.
|
(bir şeye) bir bedel/para ödeyerek erişim sağlamak |
|
23 |
Öbek Fiiller |
buy (one's) way in (something) f.
|
para karşılığında (bir şeye) erişim sağlamak |
|
24 |
Öbek Fiiller |
buy something at something f.
|
bir şeyi bir şeyden satın almak |
|
25 |
Öbek Fiiller |
buy something at something f.
|
bir şeyi bir yerden satın almak |
|
26 |
Öbek Fiiller |
buy something at something f.
|
bir şeyi bir fiyata/fiyattan satın almak |
|
27 |
Öbek Fiiller |
buy something at something f.
|
bir şeyi belli bir fiyat seviyesinden satın almak |
|
28 |
Öbek Fiiller |
buy into (something) f.
|
(bir şeye) yatırım yapmak |
|
29 |
Öbek Fiiller |
buy into (something) f.
|
(bir şeye) mali yatırım yapmak |
|
30 |
Öbek Fiiller |
buy into (something) f.
|
(bir şeye) inanmak |
|
31 |
Öbek Fiiller |
buy into (something) f.
|
(bir şeye) destek olmak |
|
32 |
Öbek Fiiller |
buy into (something) f.
|
bir fikri/kavramı/sistemi desteklemek |
|
33 |
Öbek Fiiller |
buy into (something) f.
|
bir fikre/kavrama/sisteme inanıp destek vermek |
|
34 |
Öbek Fiiller |
buy into (something) f.
|
bir fikre/kavrama/sisteme ikna olmak |
|
35 |
Öbek Fiiller |
buy into (something) f.
|
bir fikri/kavramı/sistemi benimsemek |
|
36 |
Öbek Fiiller |
buy off on (something) f.
|
(bir şeye) razı olmak |
|
37 |
Öbek Fiiller |
buy off on (something) f.
|
(bir şeye) onay vermek |
|
|
38 |
Öbek Fiiller |
buy off on (something) f.
|
(bir şeyi) imzalayarak onaylamak |
|
39 |
Öbek Fiiller |
buy someone or something out f.
|
birini/bir şeyi tamamen satın almak |
|
40 |
Öbek Fiiller |
buy something up f.
|
bir şeyin hepsini/tümünü satın almak |
|
41 |
Öbek Fiiller |
buy something up f.
|
piyasadaki tüm malı satın almak |
|
Idioms |
|
42 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
rafta veya stokta olan ürünü satın almak |
|
43 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
hazır yapılmış/standart ürün satın almak |
|
44 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
kişiye özel olmayan ürünü satın almak |
|
45 |
Deyim |
buy/get something off the shelf f.
|
rafta veya stokta olan ürünü satın almak |
|
46 |
Deyim |
buy/get something off the shelf f.
|
hazır yapılmış/standart ürün satın almak |
|
47 |
Deyim |
buy/get something off the shelf f.
|
kişiye özel olmayan ürünü satın almak |
|
48 |
Deyim |
buy (something) on tick f.
|
hesaba yazdırarak satın almak |
|
49 |
Deyim |
buy (something) on tick f.
|
veresiye satın almak |
|
50 |
Deyim |
get/buy something on tick f.
|
hesaba yazdırarak satın almak |
|
51 |
Deyim |
get/buy something on tick f.
|
veresiye satın almak |
|
52 |
Deyim |
not buy something f.
|
bir şeyi yememek (inanmamak) |
|
53 |
Deyim |
buy one's way in to something f.
|
bir işi rüşvet vererek halletmek |
|
54 |
Deyim |
not buy something f.
|
bir şeyi yutmamak (inanmamak) |
|
55 |
Deyim |
buy one's way in to something f.
|
bir şeyi para ile elde etmek |
|
56 |
Deyim |
buy something for a song f.
|
çok ucuza almak |
|
57 |
Deyim |
buy something sight unseen f.
|
görmeden/bakmadan almak |
|
58 |
Deyim |
buy something for a song f.
|
sudan ucuza almak |
|
59 |
Deyim |
buy one's way in to something f.
|
rüşvet vermek |
|
60 |
Deyim |
buy something on credit f.
|
taksitle satın almak |
|
61 |
Deyim |
buy something on time f.
|
taksitle satın almak |
|
62 |
Deyim |
buy something on credit f.
|
vadeli satın almak |
|
63 |
Deyim |
buy something on time f.
|
veresiye satın almak |
|
64 |
Deyim |
buy something on credit f.
|
veresiye satın almak |
|
65 |
Deyim |
buy one's way out (of something) f.
|
(bir dertten/sıkıntıdan) para vererek kurtulmak |
|
66 |
Deyim |
buy something on time f.
|
vadeli satın almak |
|
67 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
rafta bulunan hazır bir ürünü almak |
|
68 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
stokta bulunan hazır bir ürünü almak |
|
69 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
hazır bir ürün satın almak |
|
70 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
hazır satılan bir ürün almak |
|
71 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
el yapımı/kişiye özel olmayan bir ürün satın almak |
|
72 |
Deyim |
buy (something) off the shelf f.
|
seri üretim/fabrikasyon bir ürün satın almak |
|
73 |
Deyim |
buy (one's) way into (something) f.
|
bedelini ödeyip (bir şeye) dahil olmak |
|
74 |
Deyim |
buy (one's) way into (something) f.
|
parayla (bir şeye) girmek |
|
75 |
Deyim |
buy (one's) way into (something) f.
|
(bir şeye) bir bedel/para ödeyerek erişim sağlamak |
|
76 |
Deyim |
buy (one's) way into (something) f.
|
para karşılığında (bir şeye) erişim sağlamak |
|
77 |
Deyim |
buy (one's) way out (of something) f.
|
(bir şeyden) parası neyse verip kurtulmak |
|
|
78 |
Deyim |
buy (one's) way out (of something) f.
|
(bir şeyin) bedelini ödeyip kurtulmak |
|
79 |
Deyim |
buy one's way out (of something) f.
|
(bir şeyden/beladan/işten) parayla sıyrılmak |
|
80 |
Deyim |
buy something on credit f.
|
bir şeyi krediyle satın almak |
|
81 |
Deyim |
buy (something) on time f.
|
(bir şeyi) kredi kartıyla satın almak |
|
82 |
Deyim |
buy, get, something off the shelf f.
|
bir şeyi hazır satın almak |
|
83 |
Deyim |
buy, get, something off the shelf f.
|
hazır yapılmış/standart bir ürün satın almak |
|
84 |
Deyim |
buy, get, something off the shelf f.
|
kişiye özel olmayan bir ürün satın almak |
|
85 |
Deyim |
buy, get, something off the shelf f.
|
rafta bulunan hazır bir ürünü satın almak |
|
86 |
Deyim |
buy, get, something off the shelf f.
|
hazır satılan bir ürün almak |
|
87 |
Deyim |
buy, get, something off the shelf f.
|
seri üretim/fabrikasyon bir ürün satın almak |
|
88 |
Deyim |
buy something on tick [old-fashioned] [uk] f.
|
hesaba yazdırarak almak |
|
89 |
Deyim |
buy something on tick [old-fashioned] [uk] f.
|
veresiye almak |
|
90 |
Deyim |
buy something on tick [old-fashioned] [uk] f.
|
veresiye yazdırmak |
|
91 |
Deyim |
(buy something, go) for a song expr.
|
(bir şeyi) ucuza (almak, satmak) |
|
92 |
Deyim |
(buy something, go) for a song expr.
|
(bir şey) ucuza (gelmek, gitmek) |
|
Trade/Economic |
|
93 |
Ticaret/Ekonomi |
buy something in f.
|
stok tutmak |
|
94 |
Ticaret/Ekonomi |
buy something on hire purchase (installment plan) f.
|
taksitle almak |
|
95 |
Ticaret/Ekonomi |
buy something on hire purchase f.
|
taksitle satın almak |
|
96 |
Ticaret/Ekonomi |
buy something on the hp f.
|
taksitle satın almak |
|