call on (something) - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

call on (something)



"call on (something)" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

İngilizce Türkçe
Phrasals
call on (something) f. (bir yeteneğini/becerisini) kullanmak
call on (something) f. (bir yeteneğinden/becerisinden) yararlanmak
call on (something) f. (bir yeteneğine/becerisine) başvurmak

"call on (something)" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç

İngilizce Türkçe
General
call dibs on something f. bir şeyin üzerinde hak iddia etmek
Phrasals
call (one) on (something) f. (birini bir şeyde) aramak
call (one) on (something) f. (birini bir şeyde telefonla) aramak
call (one) on (something) f. (birine bir şeyde) telefon etmek
call (one) on (something) f. (birine bir şeyde) meydan okumak
call (one) on (something) f. (birini bir konuda) düelloya davet etmek/çağırmak
call (one) on (something) f. (birini bir konuda) karşılaşmaya davet etmek/çağırmak
call (one) on (something) f. (birini bir şeye/bir şey yapmaya) çağırmak/davet etmek
call (one) on (something) f. (birine bir konuda) karşı çıkmak
call (one) on (something) f. (birine bir konuda) muhalefet etmek
call (one) on (something) f. (birine bir konuda) itiraz etmek
call (one) on (something) f. (birini bir konuda) uyarmak
call (one) on (something) f. (birine bir konuda) bir şey demek
call on someone (to do something) f. (birini bir şey yapmaya) çağırmak
call on someone (to do something) f. (birini bir şey yapmaya) davet etmek
call on someone (to do something) f. (birinin bir şey yapmasını) istemek
call on someone (to do something) f. (birini bir şey yapması için) seçmek
call on something f. belirli özellikler/becerile/yetenekler gerektirmek
call on something f. belirli özellikler/becerile/yetenekler istemek
Idioms
call time on something [uk] f. bitirmek
call time on something [uk] f. sona erdirmek
call time on something [uk] f. sonlandırmak
call time on something [uk] f. son noktayı koymak
call dibs on something f. bir şey üzerinde hak iddia etmek
have first call on something f. ilk söz söyleme/kullanma hakkına sahip olmak
have first call (on somebody/something) f. (biri/bir şey hakkında/üzerine) ilk söz söyleme/kullanma hakkına sahip olmak
have first call (on somebody/something) f. (birinin/bir şeyin) önceliği olmak
have first call (on somebody/something) f. (biri/bir şey için) ilk sırada gelmek
pay a call on (someone or something) f. (birini/bir şeyi) ziyaret etmek
pay a call on (someone or something) f. (birini/bir şeyi) görmeye gitmek
pay a call on (someone or something) f. (birine/bir şeye) uğramak