dağıtan - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

dağıtan



"dağıtan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç

Türkçe İngilizce
General
dağıtan spreading s.
dağıtan divisive s.
dağıtan distributive s.
Trade/Economic
dağıtan distributor i.
Technical
dağıtan dispersant s.

"dağıtan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 78 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kağıt dağıtan kimse dealer i.
iskambil kağıtlarını dağıtan kimse dealer i.
dağıtan kimse dispenser i.
dikkati dağıtan şey distraction i.
zihni dağıtan şey distraction i.
(iskambilde) kağıtları dağıtan kimse dealer i.
yardım dağıtan kilise görevlisi almoner i.
gazete dağıtan kimse carrier i.
havaalanlarında yolcuların bagajlarını dağıtan döner sistem carrousel i.
yeniden dağıtan kimse redeliverer i.
geri dağıtan kimse redeliverer i.
broşür/el ilanı yazan veya dağıtan kimse leafleteer i.
bilardoda topları dağıtan ilk vuruş break-off i.
dağıtan kimse muzzler i.
dikkat dağıtan kimse veya şey distractor i.
dağıtan kimse dispensator [obsolete] i.
dikkat dağıtan şey distracter i.
dikkat dağıtan şey distractor i.
gazete dağıtan genç kız papergirl i.
kafa dağıtan şey pap i.
dikkat dağıtan distracting s.
dikkat dağıtan distractful s.
zihin dağıtan distractible s.
dikkat dağıtan distractible s.
kafa dağıtan distracting s.
dikkat dağıtan distractious s.
asıl konuyu dağıtan argüman picayune s.
dikkat dağıtan divulsive s.
kafa dağıtan sportful s.
Colloquial
dikkat dağıtan şey turnoff i.
yirmi bir oyununda kağıt dağıtan kişiden kart istemek hit me f.
(kart ver yirmi bir oyununda kağıt dağıtan kişiden kart isterken) hit me f.
kart gönder (yirmi bir oyununda kağıt dağıtan kişiden kart isterken) hit me f.
kart alayım (yirmi bir oyununda kağıt dağıtan kişiden kart isterken) hit me f.
Idioms
uygun olmayan şekilde ağrı kesici ilaç dağıtan ağrı tedavisi kliniği pill mill i.
sorumsuzca ağrı kesici ilaç dağıtan ağrı tedavisi kliniği pill mill i.
yasa dışı şekilde ağrı kesici ilaç dağıtan ağrı tedavisi kliniği pill mill i.
reçetesiz ağrı kesici ilaç dağıtan ağrı tedavisi kliniği pill mill i.
etrafına mutluluk dağıtan kimse a ray of sunshine i.
Trade/Economic
temettü dağıtan şirket dividend paying company i.
Industry
dökme malzemeyi dağıtan huni riffle i.
Technical
ışığı dağıtan cam diffusing glass i.
sıcak basma kalıbın metal dağıtan bölümü breakdown i.
sıcak basma kalıbın metal dağıtan bölümü side cut i.
balonun yükünü sepet üzerine dağıtan kablo ve tel sistemi rigging i.
yükseltilmiş sesi frekans bantlarına bölerek hoparlör sisteminin uygun bileşenine dağıtan (devre, ağ) crossover s.
Computer
istenmeyen reklam içeriğini veya yığın mesajları geniş kitlelere dağıtan program spambot i.
Textile
tekstil fabrikasında ipliği makaraya dağıtan mekanizma builder i.
tekstil fabrikasında ipliği makaraya dağıtan mekanizma builder motion i.
Lighting
ışığı homojen dağıtan lamba monochromatic lamp i.
Aeronautic
havaalanlarında yolcuların bagajlarını dağıtan döner sistem carousel i.
tek bir halatın çekişini dağıtan kısa iplerden kurulu sistem crow's-foot i.
Marine
dalga dağıtan tip rıhtım duvarı wave dissipating-type quaywall i.
dalga dağıtan wave dissipating concrete block i.
Medical
yüzeysel iltihabı dağıtan revellent s.
Anatomy
kirli kanı kalbin sağ odacığından alıp sağ ve sol akciğer atardamarlarına dağıtan arter truncus pulmonalis i.
kirli kanı kalbin sağ odacığından alıp sağ ve sol akciğer atardamarlarına dağıtan arter pulmonary trunk i.
Psychology
uykuyu dağıtan hypnopompic s.
Gastronomy
içki dağıtan garson sommelier i.
Physics
yansıtıcı yüzeyi çevreleyen yarımküre üzerinde ışığı dağınık ve eşit şekilde dağıtan nonspecular s.
Biochemistry
hiyalüronik asidi dağıtan enzim spreading factor i.
Marine Biology
ses dağıtan tabaka sonic scattering layer i.
ses dağıtan tabaka sound scattering layer i.
ses dalgalarını yansıtıp dağıtan küçük deniz canlılarının yoğun bulunduğu tabaka scattering layer i.
Botanic
tohumlarını su ile dağıtan bir bitki hydrochore i.
tohumlarını su ile dağıtan bitkiye ait hydrochoric s.
History
yardım dağıtan kilise görevlisinin evi almonry i.
yardım dağıtan kilise görevlisinin evi almry i.
Sport
bilardoda topları dağıtan açılış vuruşu break i.
(bilardo) topları dağıtan açılış vuruşunu yapma hakkı break i.
kişiye özel kumaş ve numaraları jokeylere dağıtan kimse colorman i.
kişiye özel kumaş ve numaraları jokeylere dağıtan kimse colourman i.
Card
kart dağıtan kişinin kendi dağıtma sırasını kaybetmesine yol açan hatası misdeal i.
(kart oyununda) kağıt dağıtan kimsenin sağında bulunan oyuncu pone i.
(iki kişilik kart oyununda) kart dağıtan kimsenin rakibi pone i.
Cinema
film yapan, tanıtan ve dağıtan şirket film company i.
Archaic
yardım dağıtan kilise görevlisi almner i.
dikkat dağıtan divertive s.