daha güçlü - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

daha güçlü



"daha güçlü" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
Colloquial
daha güçlü hopped up s.
Computer
daha güçlü more powerful s.
Music
daha güçlü forzando s.

"daha güçlü" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 51 sonuç

Türkçe İngilizce
General
daha güçlü başka bir devletçe kontrol edilip korunan devlet protectorate i.
daha güçlü kanıtlarla ispatlama instantiation i.
çıkar amacıyla daha güçlü veya kıdemli bir kimseyi kopya eden kimse mini-me i.
çevresindekilerden daha büyük ve güçlü olan ulus colossus i.
(daha güçlü bir argüman oluşturmak için) bir argümanın kabulü synchoresis i.
daha güçlü yapmak toughen f.
(zor durumlara alışarak) daha dayanıklı/güçlü olmak toughen f.
krizden daha güçlü olarak çıkmak come out of the crisis stronger f.
krizden daha güçlü çıkmak come out of the crisis stronger f.
baskı makinesinin üzerindeki ambalajlama kısmına daha güçlü baskı elde etmek için eklenen malzemeyi hazırlamak overlay f.
(takım, oyuncu veya profesyonel boksör) daha güçlü rakip ile eşleşmek overmatch f.
daha güçlü ve kararlı bir çaba sarf etmek outhustle f.
daha güçlü olmak outpower f.
daha güçlü kokmak outsmell f.
daha güçlü konuşmak outspeak f.
daha güçlü hale getirilmiş amplified s.
daha güçlü biri tarafından yenilgiye uğramış outmuscled s.
daha güçlü ve kaslı görünen buffer s.
Phrasals
(raporu) detaylandırarak veya içeriğini zenginleştirerek daha eksiksiz veya güçlü hale getirmek fill out f.
Colloquial
(birinden) daha iyi/güçlü olmak be too much (for somebody) f.
Idioms
birinin alt edemeyeceği kadar çok sayıda veya daha güçlü olmak be (one) too many for someone i.
kendini olduğundan daha güçlü/önemli gören kimse a fly on the wheel i.
diğerlerine göre daha az güçlü kimse/şey a poor relation i.
(birinden) bin kat daha/bin kez daha (iyi, güçlü, başarılı) olmak be twice the man/woman that (someone) is f.
(birinden) bin kat daha (iyi, güçlü, başarılı) olmak be twice the man or woman that someone is f.
bir şeyi yapmaya daha kararlı ve güçlü bir şekilde devam etmek power on through something f.
bir şeyi yapmaya daha kararlı ve güçlü bir şekilde devam etmek power through something f.
bir şeyi daha güçlü/kuvvetli/gür hale getirmek/yapmak put balls on something f.
çok/daha güçlü olmak be made of sterner stuff f.
sorunlarla çok/daha güçlü bir şekilde baş edebilen biri olmak be made of sterner stuff f.
hep birlikte daha güçlü olmak be greater/more than the sum of its parts f.
tek vücut halinde daha güçlü olmak be greater/more than the sum of its parts f.
birlikte daha güçlü olmak be more/bigger/greater than the sum of its parts f.
çok/daha güçlü made of sterner stuff s.
sorunlarla çok/daha güçlü bir şekilde baş edebilen made of sterner stuff s.
Technical
alfa pirincinden daha fazla çinko içerip daha güçlü olan ve döküm ve sıcak işlenik ürünlerin yapımında kullanılan pirinç yellow metal i.
alfa pirincinden daha fazla çinko içerip daha güçlü olan ve döküm ve sıcak işlenik ürünlerin yapımında kullanılan pirinç muntz metal i.
baskı makinesinin üzerindeki ambalajlama kısmına daha güçlü baskı elde etmek için eklenen kağıt parçası gibi malzeme overlay i.
Dyeing
porselen yeşilinden daha mavimsi, daha hafif ve daha güçlü olan mavimsi yeşil chemic green i.
sarının limon sarısından daha açık, yeşilimsi ve güçlü bir tonu jonquil i.
(daha güçlü bir ton ile) bastırmak overtone f.
Medical
daha güçlü antibiyotikler stronger antibiotics i.
bağışıklık sisteminin bir antijene ilk kez maruz kaldıktan sonra daha hızlı ve güçlü bir şekilde yanıt verme yetisi memory i.
Biology
komensal veya simbiyotik çiftlerden daha büyük, güçlü veya baskın olanı host i.
Card
elde daha güçlü bir kart varken güçsüz kartı oynamak underplay f.
Music
daha net ve güçlü tonlar oluşturan pnömatik çoğaltıcı auxetophone i.
forteden daha güçlü nota fortissimo i.
daha güçlü nota/akor forzando i.
daha güçlü bir şekilde forzando zf.
Archaic
daha güçlü istemek outwish f.
Slang
normal şartlar altında daha güçlü olan için tehdit oluşturan şey kryptonite i.