Geçmiş

diken üstünde

"diken üstünde" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	diken üstünde	jumpy s.
2	Genel	diken üstünde	overwound s.
Colloquial
3	Konuşma Dili	diken üstünde	on edge s.
4	Konuşma Dili	diken üstünde	up to high doh [scotland] zf.
Idioms
5	Deyim	diken üstünde	keyed up s.
6	Deyim	diken üstünde	on the tenters s.
7	Deyim	diken üstünde	(as) nervous as a long-tailed cat in a room full of rocking chairs s.
8	Deyim	diken üstünde	looking over one's shoulder expr.
9	Deyim	diken üstünde	on tenter-hooks expr.
10	Deyim	diken üstünde	on a knife-edge expr.
11	Deyim	diken üstünde	on the edge expr.
12	Deyim	diken üstünde	on tenterhooks expr.
13	Deyim	diken üstünde	on pins and needles expr.
14	Deyim	diken üstünde	on the edge of your seat/chair expr.
15	Deyim	diken üstünde	the sword of damocles hangs over someone's head expr.
16	Deyim	diken üstünde	damocles' sword hangs over (one) expr.
17	Deyim	diken üstünde	damocles' sword hangs over (one's) head expr.
18	Deyim	diken üstünde	like a cat on hot bricks expr.
19	Deyim	diken üstünde	on the edge of (one's) chair expr.
20	Deyim	diken üstünde	on the edge of (one's) seat expr.
21	Deyim	diken üstünde	on the edge of seat expr.
22	Deyim	diken üstünde	on thorns expr.
23	Deyim	diken üstünde	on toes expr.
24	Deyim	diken üstünde	on your toes expr.

"diken üstünde" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 33 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	diken üstünde tutan davranış	pantaraxia i.
2	Genel	diken üstünde oturmak	be on tenterhooks f.
3	Genel	diken üstünde olmak	be on tenterhooks f.
4	Genel	diken üstünde olmak	live on one's nerves f.
5	Genel	diken üstünde tutmak	keep someone on the hop f.
Colloquial
6	Konuşma Dili	diken üstünde olmak	have kittens f.
7	Konuşma Dili	diken üstünde olmak	have the jitters f.
Idioms
8	Deyim	diken üstünde olma	bed of nails i.
9	Deyim	diken üstünde olma	looking over shoulder i.
10	Deyim	birisiyle konuşurken çok dikkatli olmak/diken üstünde durmak	like walking/treading on eggshells f.
11	Deyim	diken üstünde olmasına neden olmak	put one on one's guard f.
12	Deyim	diken üstünde olmak	be like a cat on tin roof f.
13	Deyim	diken üstünde oturmak	be keyed up f.
14	Deyim	diken üstünde oturmak	be like a cat on hot bricks f.
15	Deyim	diken üstünde olmak	be on a knife edge f.
16	Deyim	diken üstünde olmak	be on pins and needles f.
17	Deyim	diken üstünde olmak	be like a cat on hot bricks f.
18	Deyim	diken üstünde oturmak	be on pins and needles f.
19	Deyim	diken üstünde oturmak	be on tenterhooks f.
20	Deyim	diken üstünde olmak/oturmak	be on the edge of (one's) chair f.
21	Deyim	diken üstünde olmak	be looking over (one's) shoulder f.
22	Deyim	diken üstünde olmak	be looking over your shoulder f.
23	Deyim	(birini kırmamak/bir durumu bozmamak) için diken üstünde olmak	be treading on eggshells f.
24	Deyim	(birini kırmamak/bir durumu bozmamak) için diken üstünde olmak	be walking on eggshells f.
25	Deyim	diken üstünde olmak	get/have the jitters f.
26	Deyim	(birini) diken üstünde tutmak	keep (one) on (one's) toes f.
27	Deyim	(birini) diken üstünde tutmak	keep (one) on the hop f.
28	Deyim	diken üstünde tutmak	keep you on your toes f.
29	Deyim	diken üstünde olmak	live on your nerves [uk] f.
30	Deyim	diken üstünde olmak	look over (one's) shoulder f.
31	Deyim	diken üstünde olmak	look over your shoulder f.
32	Deyim	(birinin) diken üstünde olmasına neden olmak	put (one) on guard f.
33	Deyim	diken üstünde oturmak	sit on the edge of (one's) chair f.