doubts - Türkçe İngilizce Sözlük

doubts

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"doubts" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

İngilizce Türkçe
General
doubts i. şüpheler
How, though, may we clear away the doubts that surface again and again, even in the amendments before us?
Yine de önümüzde bulunan değişikliklerde bile tekrar tekrar ortaya çıkan şüpheleri nasıl giderebiliriz?

More Sentences
doubts i. evham
doubts i. şübehat

"doubts" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 48 sonuç

İngilizce Türkçe
Idioms
have (one's) doubts (about someone or something) f. (biri veya bir şey hakkında) şüpheleri olmak
Does anyone still have doubts?
Hâlâ şüphesi olan var mı?

More Sentences
have doubts about f. şüphesi olmak
If that were not the case, then we too would have doubts about proceeding with everything on the agenda as it stands.
Eğer durum böyle olmasaydı, gündemdeki her şeyin olduğu gibi devam etmesi konusunda bizim de şüphelerimiz olurdu.

More Sentences
Speaking
any doubts? expr. şüphen mi var?
Did you have any doubt?
Şüphen mi vardı?

More Sentences
General
raise doubts f. şüphe uyandırmak
be assailed with doubts f. kuşkular içinde olmak
raise doubts f. güvensizlik uyandırmak
have doubts about f. kuşku duymak
cast doubts on f. şüphe çekmek
cast doubts on f. şüphe uyandırmak
have doubts about f. hakkında şüpheleri/kuşkuları olmak
have doubts about f. kuşkuyla karşılamak
express doubts about f. (bir şey) hakkında şüphelerini açıklamak/belirtmek
Idioms
have (one's) doubts (about someone or something) f. (biri veya bir şey hakkında) çekinceleri olmak
have (one's) doubts (about someone or something) f. (biri veya bir şey hakkında) temkinli yaklaşmak
have (one's) doubts (about someone or something) f. (biri veya bir şey hakkında) emin olamamak
have (one's) doubts (about someone or something) f. (biri veya bir şey hakkında) tereddütte olmak
have doubts about f. emin olmamak
have doubts about f. kesin olmamak
cast doubts on f. kuşku uyandırmak
have doubts about f. kuşkulanmak
have doubts about f. kuşkuları olmak
have doubts about f. muallakta olmak
have doubts about f. şüpheleri olmak
have doubts about f. sürümcenede kalmak
cast doubts (on someone or something) f. (biriyle/bir şeyle ilgili) şüphe uyandırmak
cast doubts (on someone or something) f. (birinin/bir şeyin üzerine) şüphe çekmek
cast doubts (on someone or something) f. (birine/bir şeye) gölge düşürmek
cast doubts (on someone or something) f. (birine/bir şeye) inancı sarsmak
cast doubts (on someone or something) f. (biriyle/bir şeyle ilgili) kuşkuya düşürmek
cast doubts (on someone or something) f. (biriyle/bir şeyle ilgili) kuşku uyandırmak
cast doubts (on someone or something) f. (birine/bir şeye) şaibe katmak
have doubts about someone or something f. (biri veya bir şey hakkında) tereddütte olmak
have doubts about someone or something f. (biri veya bir şey hakkında) çekinceleri olmak
have doubts about someone or something f. (biri veya bir şeyden) emin olamamak
have doubts about someone or something f. (biri veya bir şey hakkında) şüpheleri olmak
have your doubts (about something) f. (bir şey hakkında) tereddütte olmak
have your doubts (about something) f. (bir şey hakkında) çekinceleri olmak
have your doubts (about something) f. (bir şeyden) emin olamamak
have your doubts (about something) f. (bir şey hakkında) şüpheleri olmak
have your doubts f. şüpheleri olmak
have your doubts f. çekinceleri olmak
have your doubts f. emin olamamak
have your doubts f. tereddütte olmak
have your doubts f. muallakta olmak
have your doubts (about something) f. (bir şey hakkında) temkinli yaklaşmak
have your doubts (about something) f. (bir şey hakkında) emin olamamak
Speaking
clear your doubts expr. şüphelerini temizle
do you have doubts? expr. şüphen mi var?