Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrases | ||
İfadeler | doğadan | from the bush expr. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | doğadan yiyecek gibi ham maddeleri toplama | gathering i. |
Botanic | ||
Botanik | doğadan toplanan yapraklar | pigweed i. |
Agriculture | ||
Tarım | doğadan toplama | wild collection i. |
Apiculture | ||
Arıcılık | propolisarının doğadan topladığı yapışkan madde | propolis i. |
Religious | ||
Dini | ilahi bilginin vahiyden değil doğadan geldiği doktrini | naturalism i. |
Art | ||
Sanat | doğadan bir görünüşü betimleyen tablo | landscape i. |
Sanat | doğadan bir görünüşü betimleyen çizim | landscape i. |
Sanat | doğadan bir görünüşü betimleyen fotoğraf | landscape i. |