Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
eğiliminde
"eğiliminde"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrases
1
İfadeler
eğiliminde
due to (someone or something)
expr.
"eğiliminde"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 93 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
kavga etme veya önemsiz yere tartışma çıkarma eğiliminde olan kimse
rabulism
i.
2
Genel
alıntı yapma eğiliminde olan kimse
quotationist
i.
3
Genel
eğiliminde olmak
border on
f.
4
Genel
eğiliminde olmak
be apt to
f.
5
Genel
eğiliminde olmak
be liable to
f.
6
Genel
eğiliminde olmak
tend
f.
7
Genel
eğiliminde olmak
be disposed to
f.
8
Genel
eğiliminde olmak
incline to
f.
9
Genel
eğiliminde olmak
be in tendency to
f.
10
Genel
eğiliminde olmak
tend to
f.
11
Genel
artış eğiliminde olmak
be on the rise
f.
12
Genel
artış eğiliminde olmak
have a tendency to increase
f.
13
Genel
yükselme eğiliminde olmak
tend to rise
f.
14
Genel
azalma eğiliminde olan
decremental
s.
15
Genel
geçirgen olma eğiliminde
permeant
s.
16
Genel
değişme eğiliminde
labile
s.
17
Genel
kötüye kullanma eğiliminde olan
abusive
s.
18
Genel
azalma eğiliminde olmayan
nondecremental
s.
19
Genel
saptırma eğiliminde olan
distractive
s.
20
Genel
kafa karıştırma eğiliminde olan
distractive
s.
21
Genel
hapşırma eğiliminde olan
sneezy
s.
22
Genel
tuzlaştırma eğiliminde olan
saltirewise
s.
23
Genel
yayılma eğiliminde
disseminative
s.
24
Genel
birleştirme eğiliminde olan
integrative
s.
25
Genel
birleşme eğiliminde olan
integrative
s.
26
Genel
göçme eğiliminde olan
transmigratory
s.
27
Genel
affetme eğiliminde olan
excusive
s.
28
Genel
(birleşip) tek olma eğiliminde
consolidative
s.
29
Genel
bütünleşme eğiliminde
consolidative
s.
30
Genel
içerme eğiliminde olan
inclusory
s.
31
Genel
kötüye kullanma eğiliminde olan
abuseful
s.
32
Genel
kavga etme veya önemsiz yere tartışma çıkarma eğiliminde olan kimse
rabulistic
s.
33
Genel
kavga etme veya önemsiz yere tartışma çıkarma eğiliminde olan
rabulous
s.
34
Genel
merkezi bir noktaya çekme eğiliminde olan
centralizing
s.
35
Genel
gerileme eğiliminde olan
remissory
s.
36
Genel
artma eğiliminde olan
ascensional
s.
37
Genel
anlaşma eğiliminde olan
assentaneous
s.
38
Genel
özümseme eğiliminde olan
assimilative
s.
39
Genel
çekilme eğiliminde olmayan
ebbless
s.
40
Genel
azalma eğiliminde olmayan
ebbless
s.
41
Genel
uçup gitme eğiliminde
evolatic
s.
42
Genel
itiraz etme eğiliminde olan
exceptious
s.
43
Genel
sol gözünü baskın kullanma eğiliminde olan
left-eyed
s.
44
Genel
alıntılama eğiliminde olan
quotative
s.
45
Genel
bir şeyi yapma eğiliminde olan
destined
s.
46
Genel
gülme eğiliminde olan
risible
s.
47
Genel
sağlaklık eğiliminde olan
dextromanual
s.
48
Genel
devam etme eğiliminde
continuative
s.
49
Genel
tutarlı olma eğiliminde olan
cohesive
s.
50
Genel
salınma eğiliminde olan
oscillative
s.
51
Genel
kendine zarar verme eğiliminde olan
self-destructive
s.
52
Genel
kışkırtma eğiliminde olan
provocatory
s.
53
Genel
düşüş eğiliminde olan
bearish
s.
54
Genel
düşüş eğiliminde
bearishly
zf.
55
Genel
değiştirme eğiliminde
modificatory
zf.
Phrasals
56
Öbek Fiiller
eğiliminde olmak
run to
f.
Colloquial
57
Konuşma Dili
gazlanma eğiliminde
wafty
s.
58
Konuşma Dili
(bir şey yapma) eğiliminde
inclined to (do something)
s.
59
Konuşma Dili
yapma eğiliminde
inclined to do
s.
60
Konuşma Dili
yapma eğiliminde
tend to do
s.
Idioms
61
Deyim
istenmeyen/hoşa gitmeyen şeyler söyleme eğiliminde
pass-remarkable [ireland]
s.
Trade/Economic
62
Ticaret/Ekonomi
yazın düşme eğiliminde olacağına inanılan hisse senetleri
summer doldrums
i.
63
Ticaret/Ekonomi
düşüş eğiliminde olmak
show a falling tendency
f.
64
Ticaret/Ekonomi
yükselme eğiliminde
bullish
s.
Law
65
Hukuk
zarar verme eğiliminde olan
nocent
s.
Politics
66
Siyasal
serbestleşme eğiliminde olan
liberatory
i.
Industry
67
Sanayi
kar etme eğiliminde
emolumentary
s.
Technical
68
Teknik
taşlaştırma eğiliminde olan
petrifactive
i.
69
Teknik
bir cismi bükme eğiliminde olan bir çift eşit veya zıt bağın momenti
moment of torsion
i.
70
Teknik
rüzgarın estiği yöne dönme eğiliminde olmak
weathercock
f.
71
Teknik
sıvı içinde batma eğiliminde olan
non-buoyant
s.
72
Teknik
havada düşme eğiliminde olan
non-buoyant
s.
73
Teknik
birbirlerine yaklaşma eğiliminde olan
convergent
s.
74
Teknik
dolaşım eğiliminde olan
circulative
s.
75
Teknik
sıkıştırıcı veya sıkıştırma eğiliminde olan
compressive
s.
76
Teknik
sapma eğiliminde olan
deflective
s.
Aeronautic
77
Havacılık
(uçak) rüzgara doğru dönme eğiliminde olmak
weathercock
f.
Medical
78
Medikal
kendiliğinden iyileşme eğiliminde olmak
tend to heal spontaneously
f.
79
Medikal
dağılma eğiliminde olan (tümör veya pıhtılaşmış madde)
discussive [dated]
s.
80
Medikal
parçalanma eğiliminde olan (tümör veya pıhtılaşmış madde)
discussive [dated]
s.
Anatomy
81
Anatomi
kilo alma ve kas geliştirme eğiliminde olmayan zayıf vücut biçimi
ectomorph
i.
Psychology
82
Psikoloji
bireyin sosyo-demografik olarak kendisine benzer olanlarla ilişki kurma eğiliminde olması
homophily
i.
83
Psikoloji
hipnozu başlatma eğiliminde olan
hypnotic
s.
Mental Health
84
Ruhbilim
içe dönük ve hayalci davranış sergileme eğiliminde
schizothymic
s.
Physiology
85
Fizyoloji
sinir dokusunu etkileme veya saldırma eğiliminde olan
neurotropic
s.
Math
86
Matematik
dinamik bir sistemde değişkenlerin evrimleşme eğiliminde olduğu değerler kümesi
attractor
i.
Logic
87
Mantık
devam etme eğiliminde olan şey
continuative
i.
Biology
88
Biyoloji
sapma eğiliminde olan
variable
s.
89
Biyoloji
ışığa doğru hareket etme eğiliminde olan
photopositive
s.
Botanic
90
Botanik
yoğun çalılık oluşturma eğiliminde olan
thicket-forming
s.
Social Sciences
91
Sosyal Bilimler
yaşamdaki büyük değişikliklere rağmen insanların nispeten istikrarlı bir mutluluk düzeyine hızla geri dönme eğiliminde olması
hedonic treadmill
i.
92
Sosyal Bilimler
yaşamdaki büyük değişikliklere rağmen insanların nispeten istikrarlı bir mutluluk düzeyine hızla geri dönme eğiliminde olması
hedonic adaptation
i.
93
Sosyal Bilimler
amerikan kültürünün diğer kültürlerden daha önemli olduğunu düşünme eğiliminde olan
americentric
s.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of eğiliminde
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy