Geçmiş

edged

"edged" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 10 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	edged s.	keskin
2	Genel	edged s.	sivri
3	Genel	edged s.	ağızlı
4	Genel	edged s.	kenarlı
Technical
5	Teknik	edged s.	sivri bilenmiş
Slang
6	Argo	edged s.	sarhoş
7	Argo	edged s.	kafası güzel
8	Argo	edged s.	kafası iyi
9	Argo	edged s.	kafası kıyak
10	Argo	edged s.	kafası yüksek

"edged" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 117 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	edged weapon i.	sivri uçlu silah (kılıç, bıçak vb)
2	Genel	double-edged compliment i.	iğneli kompliman
3	Genel	double-edged sword i.	iki tarafı keskin kılıç
4	Genel	two-edged sword i.	acem kılıcı
5	Genel	edged weapon i.	kesici silah
6	Genel	double edged s.	çift taraflı
7	Genel	double edged s.	iki tarafı keskin
8	Genel	double-edged s.	çift ağızlı
9	Genel	keen-edged s.	keskin
10	Genel	double-edged s.	iki ağızlı
11	Genel	double-edged s.	iki tarafı keskin
12	Genel	gilt-edged s.	sağlam
13	Genel	double-edged s.	hem lehte hem aleyhte olan
14	Genel	gilt-edged s.	güvenilir
15	Genel	gilt-edged s.	birinci derecede
16	Genel	two-edged s.	iki yüzü keskin
17	Genel	sharp-edged s.	keskin kenarlı
18	Genel	sharp-edged s.	keskin
19	Genel	two-edged s.	iki ağızlı
20	Genel	two-edged s.	iki etkili
21	Genel	two-edged s.	iki anlamlı
22	Genel	keen-edged s.	keskin ağızlı
23	Genel	deckle-edged s.	kenarları tırtıklı
24	Genel	deckle-edged s.	kenarları kesilmemiş
25	Genel	hard-edged s.	keskin hatlı
26	Genel	razor-edged s.	keskin köşeli
27	Genel	razor-edged s.	keskin kenarlı
28	Genel	razor-edged s.	keskin ağızlı (jilet, ustura vb.)
29	Genel	razor-edged s.	çok keskin
30	Genel	razor-edged s.	çok kesici
31	Genel	white-edged s.	beyaz kenarı olan
32	Genel	marble-edged s.	kenarları mermer gibi çeşitli renklerde damarlara veya beneklere sahip olan (kitap)
33	Genel	hard-edged s.	aşırı
34	Genel	hard-edged s.	şiddetli
35	Genel	hard-edged s.	haşin
36	Genel	hard-edged s.	kati
37	Genel	hard-edged s.	huzur bozucu
38	Genel	gilt-edged s.	çok zengin
39	Genel	gilt-edged s.	çok varlıklı
40	Genel	one-edged s.	tek tarafı keskin olan
41	Genel	one-edged s.	tek kenarlı (kesici alet, kılıç, jilet)
42	Genel	feather-edged s.	incecik kenarlı
43	Genel	feather-edged s.	(çit tahtası) bir kenarı diğerinden ince olan
Idioms
44	Deyim	double-edged sword i.	hem yararlı hem de zararlı durum
45	Deyim	two-edged sword i.	hem yararlı hem de zararlı durum
46	Deyim	a double-edged sword i.	hem yararlı hem de zararlı durum
47	Deyim	a double-edged sword i.	iki tarafı keskin kılıç
48	Deyim	double-edged sword i.	iki tarafı keskin kılıç
49	Deyim	two-edged sword i.	iki tarafı keskin kılıç
50	Deyim	gilt-edged investment i.	sağlam yatırım
51	Deyim	a double-edged sword i.	hem avantajlı hem dezavantajlı durum
52	Deyim	a two-edged sword i.	hem avantajlı hem dezavantajlı durum
53	Deyim	a double-edged sword i.	hem iyi hem kötü tarafı olan durum
54	Deyim	a double-edged sword i.	hem avantajlı hem dezavantajlı durum
55	Deyim	a double-edged sword i.	hem yararlı hem zararlı durum
56	Deyim	a double-edged sword i.	iki tarafı keskin kılıç
57	Deyim	a double-edged weapon i.	hem iyi hem kötü tarafı olan durum
58	Deyim	a double-edged weapon i.	hem avantajlı hem dezavantajlı durum
59	Deyim	a double-edged weapon i.	hem yararlı hem zararlı durum
60	Deyim	a double-edged weapon i.	iki tarafı keskin kılıç
61	Deyim	double-edged sword i.	iki ucu keskin kılıç
62	Deyim	be a double-edged weapon f.	hem iyi hem kötü yanı olmak
63	Deyim	be a double-edged weapon f.	hem avantajı hem de dezavantajı olmak
64	Deyim	be a double-edged sword f.	hem iyi hem kötü yanı olmak
65	Deyim	be a double-edged sword f.	hem avantajı hem de dezavantajı olmak
66	Deyim	be a double-edged sword f.	hem iyi hem kötü yanı olmak
67	Deyim	be a double-edged sword f.	hem avantajı hem dezavantajı olmak
68	Deyim	be a double-edged weapon f.	hem iyi hem kötü yanı olmak
69	Deyim	be a double-edged weapon f.	hem avantajı hem dezavantajı olmak
70	Deyim	hard-edged s.	dengeli
71	Deyim	hard-edged s.	dik kafalı
72	Deyim	hard-edged s.	sebatli
73	Deyim	hard-edged s.	tutarlı
74	Deyim	it's ill jesting with edged tools expr.	ateşle oynama, yanarsın
75	Deyim	it's ill jesting with edged tools expr.	tehlikeli işlere girişmenin/insanlara bulaşmanın sonu muhtemelen kötü biter
76	Deyim	it's ill jesting with edged tools expr.	tehlikeli işlere girişme/insanlara bulaşma
77	Deyim	it's ill jesting with edged tools expr.	arı kovanına çomak sokmak
Trade/Economic
78	Ticaret/Ekonomi	gilt-edged securities i.	birinci sınıf tahvil ve hisse senedi
79	Ticaret/Ekonomi	gilt edged securities i.	birinci sınıf hisse senetleri
80	Ticaret/Ekonomi	gilt edged bill i.	güvenilir senet
81	Ticaret/Ekonomi	gilt-edged bill i.	sağlam senet
82	Ticaret/Ekonomi	gilt edged bill i.	sağlam senet
83	Ticaret/Ekonomi	gilt edged bill i.	sağlam poliçe
84	Ticaret/Ekonomi	gilt edged securities i.	sağlam hisse senedi ve tahviller
85	Ticaret/Ekonomi	gilt-edged s.	ingiltere merkez bankasının bastığı (tahviller)
Law
86	Hukuk	gilt edged s.	birinci derecede
87	Hukuk	gilt edged s.	güvenilir
88	Hukuk	gilt edged s.	sağlam
Technical
89	Teknik	thin-edged blade i.	ince kenarlı kanat
90	Teknik	sharp-edged weir i.	keskin kenarlı savak
91	Teknik	sharp-edged objects i.	keskin veya sivri uçlu nesneler
92	Teknik	edged tool i.	kesici aygıt
93	Teknik	edged tool i.	keskin takım
94	Teknik	edged tool i.	köşe keskisi
95	Teknik	keen edged s.	bilenmiş
96	Teknik	double-edged s.	çift ağızlı
97	Teknik	two-edged s.	iki tarafı keskin
98	Teknik	double-edged s.	iki ucu keskin
99	Teknik	double-edged s.	iki uçlu
100	Teknik	two-edged s.	iki ağızlı
101	Teknik	two-edged s.	iki ucu keskin
102	Teknik	double-edged s.	iki tarafı keskin
103	Teknik	feather edged s.	keskin kenarlı
104	Teknik	sharp-edged s.	keskin ağızlı
105	Teknik	keen edged s.	keskin ağızlı
106	Teknik	sharp-edged s.	keskin köşeli
107	Teknik	round-edged s.	yuvarlak kenarlı
108	Teknik	round-edged s.	yuvarlak kenarlı
109	Teknik	round-edged s.	yuvarlak köşeli
110	Teknik	gilt-edged s.	yaldız kenarlı
Construction
111	İnşaat	feather-edged coping i.	tek yöne eğimli harpuşta
Automotive
112	Otomotiv	parallel edged steering linkage i.	paralel kenarlı direksiyon mafsal bağlantısı
113	Otomotiv	bevel edged oil control ring with coil spring i.	spiral yaylı ve kenarları pahlı yağ kontrol segmanı
114	Otomotiv	three-edged file i.	üçgen eğe
Botanic
115	Botanik	prickly-edged leaf i.	dikenli kenarları olan yaprak
116	Botanik	sawtoothed-edged s.	(yaprak kenarı) testere dişli
117	Botanik	sawtoothed-edged s.	(yaprak kenarı) tırtıklı