İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | fast talk f. | hızlı hızlı konuşarak ikna etmek |
Genel | fast talk f. | laf cambazlığıyla kandırmak |
Genel | fast talk f. | gargaraya getirmek |
Genel | fast talk f. | oldu bittiye getirmek |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | fast talk i. | hararetli/akıcı konuşma |
Konuşma Dili | fast talk i. | ikna edici konuşma |
Konuşma Dili | fast talk i. | manipüle edici konuşma |
Konuşma Dili | fast talk i. | dilbazlık |
Konuşma Dili | fast talk f. | hararetli/akıcı konuşmak |
Konuşma Dili | fast talk f. | ikna edici konuşmak |
Konuşma Dili | fast talk f. | manipüle edici konuşmak |
Konuşma Dili | fast talk f. | dilbaz olmak |
Konuşma Dili | fast talk f. | tatlı dille ikna etmek |
Konuşma Dili | fast talk f. | oldubittiye getirmek |
Konuşma Dili | fast talk f. | laf cambazlığıyla iş görmek |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | fast-talk f. | kandırmak | ||
Genel | fast-talk f. | ikna etmek | ||
Idioms | ||||
Deyim | fast-talk someone into something f. | birini laf kalabalığı ile bir şeyi yapmaktan vazgeçirmek | ||
Deyim | fast-talk someone into something f. | birini konuşarak bir şey yapmaya ikna etmek | ||
Deyim | fast-talk someone out of something f. | birini konuşarak bir şey yapmaktan vazgeçirmek | ||
Deyim | fast-talk into f. | laf kalabalığı ile yapmaktan vazgeçirmek | ||
Deyim | fast-talk into f. | konuşarak yapmaya ikna etmek | ||
Deyim | fast-talk out of f. | konuşarak/laf kalabalığı ile yapmaktan vazgeçirmek |