İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | fast-track f. | (imalatı, inşaatı, süreci) hedefe zamanında ulaşabilmek için hızlandırmak |
Genel | fast-track s. | hızlı |
Genel | fast-track s. | hızlı ilerleyen |
Genel | fast-track s. | hızlı ilerlemeye müsait |
Genel | fast-track s. | tasarımı tamamlanmadan inşasına başlanan |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | fast-track f. | hızlandırmak |
Konuşma Dili | fast-track s. | hızlandırılmış |
Politics | ||
Siyasal | fast-track s. | hızlı yöntem yetkisine ait veya ilgili |
Siyasal | fast-track s. | abd başkanının kongreye danışmadan ticari müzakereler yapabilme yetkisi |