Geçmiş

get there

"get there" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 8 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	get there f.	başarılı olmak
2	Genel	get there f.	amaca ulaşmak
3	Genel	get there f.	oraya gitmek
4	Genel	get there f.	kıstırmak
5	Genel	get there f.	belirli bir yere ulaşmak
6	Genel	get there f.	belirli bir düzeye erişmek
7	Genel	get there f.	belirli bir yere gelmek
8	Genel	get there f.	belirli bir mevkiye ulaşmak

"get there" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	get there ahead of time f.	vaktinden önce varmak
2	Genel	get there ahead of time f.	(söylenenden/beklenenden/duyurulan zamandan) önce gelmek/varmak/ulaşmak
Phrases
3	İfadeler	get in there expr.	gir
4	İfadeler	get in there expr.	girişken ol
Colloquial
5	Konuşma Dili	get in there f.	bir yere girmek
6	Konuşma Dili	get in there f.	bir durumun/şeyin içinde aktif olmak
7	Konuşma Dili	get in there f.	girişimde bulunmak
8	Konuşma Dili	it'll take us a couple days to get down to there expr.	oraya ulaşmamız birkaç gün sürer
9	Konuşma Dili	isn't there an easier way to get there? expr.	oraya gitmenin daha kolay bir yolu yok mu?
10	Konuşma Dili	you can’t get there from here expr.	gitmek istediğin/istediğiniz yer burayla çok alakasız
11	Konuşma Dili	you can’t get there from here expr.	gitmek istediğin/istediğiniz yer buraya çok uzak
12	Konuşma Dili	can't get there from here expr.	buradan oraya gidilmez
13	Konuşma Dili	can't get there from here expr.	eldeki verilerle/bilgilerle bir sonuca ulaşılmaz
Idioms
14	Deyim	get there in the nick of time f.	son saniyede varmak
15	Deyim	get there in the nick of time f.	son anda gelmek
16	Deyim	get there in the very nick of time f.	son anda gelmek
17	Deyim	get there in the very nick of time f.	son saniyede varmak
18	Deyim	get there ahead of time f.	(söylenenden) erken ulaşmak/gelmek
19	Deyim	get there (the) firstest with the mostest f.	en hızlı, en avantajlı şekilde varmak
20	Deyim	get there (the) firstest with the mostest f.	en hızlı, en avantajlı şekilde yapmak/halletmek
21	Deyim	don't cross the bridge before you get there expr.	dereyi görmeden paçayı sıvama
Speaking
22	Konuşma	you can't get there from here expr.	buradan oraya gidemezsin
23	Konuşma	there are things you can get away with expr.	bu dünyada yanına kar kalacak şeyler vardır
24	Konuşma	we'll never get there at this rate expr.	bu hızda gidersek oraya asla varamayız
25	Konuşma	get away from there! expr.	çekil oradan!
26	Konuşma	you can't get there from here expr.	elimizdeki verilere/bilgilere dayanarak bu sonuca ulaşamayız
27	Konuşma	how do I get there? expr.	oraya nasıl giderim?
28	Konuşma	you get good value for your money there expr.	orada ödediğin para karşılığında iyi mal alırsın
29	Konuşma	it's gonna take about an hour and a half to get there expr.	oraya varmam bir - bir buçuk saat sürer
30	Konuşma	call me when you get there expr.	oraya vardığında/ulaştığında beni ara
31	Konuşma	I can't wait to get up there expr.	oraya gelmek için sabırsızlanıyorum
32	Konuşma	how can I get there? expr.	oraya nasıl gidebilirim?
33	Konuşma	I can get there myself expr.	oraya kendim gidebilirim
Slang
34	Argo	get your ass down there! expr.	buraya gel!