Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | haber yapmak | report f. |
Media | ||
Medya | haber yapmak | report as news f. |
Medya | haber yapmak | make news f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | haber naklederken yorum yapmak | editorialise f. |
Genel | kazanın ayrıntılarını haber yapmak | recount the details of the accident f. |
Genel | haber naklederken yorum yapmak | editorialize f. |
Speaking | ||
Konuşma | bunu haber yapmak istiyorum | I'd love to report it expr. |
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | ani ve haber verilmeden müşteri ziyareti yapmak | cold-call f. |
Media | ||
Medya | habercilerin haber yapmak için para karşılığı bilgi satın alması | chequebook journalism i. |
Medya | habercilerin haber yapmak için para karşılığı bilgi satın alması | checkbook journalism i. |
Medya | haber naklederken yorum yapmak | editorialize f. |
Medya | haber naklederken yorum yapmak | editorialise f. |