have something on somebody - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

have something on somebody



"have something on somebody" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç

İngilizce Türkçe
Colloquial
have something on somebody f. biri hakkında bir şey bilmek
have something on somebody f. birinin aleyhinde bir bilgi sahibi olmak
have something on somebody f. birine karşı bir delili olmak
have something on somebody f. birinin işlediği bir suç hakkında elinde kanıt olmak

"have something on somebody" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 22 sonuç

İngilizce Türkçe
Idioms
have your beady eye on somebody/something f. gözü birinin/bir şeyin üstünde olmak
have your beady eye on somebody/something f. birini/bir şeyi dikkatlice gözlemlemek
have your beady eye on somebody/something f. birinden/bir şeyden gözünü ayırmamak
get/have a handle on somebody/something f. birine/bir şeye hakim olmak
get/have a handle on somebody/something f. birini/bir şeyi anlamak
get/have a handle on somebody/something f. birine/bir şeye aşina olmak
have first call (on somebody/something) f. (biri/bir şey hakkında/üzerine) ilk söz söyleme/kullanma hakkına sahip olmak
have first call (on somebody/something) f. (birinin/bir şeyin) önceliği olmak
have first call (on somebody/something) f. (biri/bir şey için) ilk sırada gelmek
have somebody/something on the brain f. aklında biri/bir şey olmak
have somebody/something on the brain f. aklını biriyle/bir şeyle bozmak
have somebody/something on the brain f. birine/bir şeye aklını takmak
have somebody/something on the brain f. kafasına birini/bir şey takmak
have your eye on somebody/something f. gözü birinin/bir şeyin üstünde olmak
have your eye on somebody/something f. birini/bir şeyi dikkatlice gözlemlemek
have your eye on somebody/something f. birinden/bir şeyden gözünü ayırmamak
have an edge on/over somebody/something f. birinden/bir şeyden üstün olmak
have an edge on/over somebody/something f. birine/bir şeye karşı avantaj sağlamak
have an edge on/over somebody/something f. birinden/bir şeyden önde olmak
have the edge on/over somebody/something f. birinden/bir şeyden üstün olmak
have the edge on/over somebody/something f. birine/bir şeye karşı avantaj sağlamak
have the edge on/over somebody/something f. birinden/bir şeyden önde olmak