hot and cold - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

hot and cold



"hot and cold" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 7 sonuç

İngilizce Türkçe
Idioms
hot and cold s. soğuk soğuk terleyen
hot and cold s. soğuk ter döken
hot and cold s. bir üşüyüp bir sıcaklayan/terleyen
hot and cold s. ateşten titreyen
hot and cold expr. bir öyle bir böyle
hot and cold expr. bir sıcak bir soğuk
hot and cold expr. bir yakın bir uzak

"hot and cold" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 53 sonuç

İngilizce Türkçe
General
blow hot and cold f. bir dediği bir dediğine uymamak
blow hot and cold about f. bir dediği bir dediğine uymamak
h and c (hot and cold) kısalt. sıcak ve soğuk (su)
h. & c. (hot and cold) kısalt. sıcak ve soğuk (su)
Phrases
dry and hot in summers cold and snowy in winters i. yazları kurak ve sıcak kışları soğuk ve kar yağışlı
Idioms
be hot and cold f. üşüyüp terlemek
be hot and cold f. ateşler içinde yanmak
be hot and cold f. maymun iştahlı olmak
be hot and cold f. bir sevip bir sevmemek
be hot and cold f. bir öyle bir böyle davranmak
run hot and cold f. bir öyle bir böyle olmak
run hot and cold f. sağı solu belli olmamak
run hot and cold f. bir öyle bir böyle demek
run hot and cold f. iki arada bir derede kalmak
blow hot and cold f. daldan dala atlamak
feel hot and cold all over f. çok şaşırmak
go hot and cold all over f. çok şaşırmak
blow hot and cold f. daldan dala konmak
blow hot and cold f. iki seçenek arasında gidip gelmek
blow hot and cold f. kararsız olmak
feel hot and cold all over f. şok geçirmek
feel hot and cold all over f. şaşkınlıktan kalakalmak
go hot and cold all over f. şok geçirmek
go hot and cold all over f. şaşkınlıktan kalakalmak
be hot and cold f. soğuk soğuk terlemek
be hot and cold f. soğuk ter dökmek
be hot and cold f. bir üşüyüp bir sıcaklamak/terlemek
be hot and cold f. istekli olmakla olmamak arasında gidip gelmek
be hot and cold f. hevesli olmakla olmamak arasında gidip gelmek
be hot and cold f. ilgilenmekle ilgilenmemek arasında gidip gelmek
be hot and cold f. sıcak davranmakla soğuk davranmak arasında gidip gelmek
be hot and cold f. yakın davranmakla uzak davranmak arasında gidip gelmek
feel hot and cold f. soğuk soğuk terlemek
feel hot and cold f. soğuk ter dökmek
feel hot and cold f. bir üşüyüp bir sıcaklamak/terlemek
feel hot and cold f. ateşten titremek
blow hot and cold f. bir dediği bir dediğine uymamak
blow hot and cold f. daldan dala atlamak
blow hot and cold f. daldan dala konmak
blow hot and cold f. iki seçenek arasında gidip gelmek
blow hot and cold f. kararsız olmak
blow hot and cold f. sık sık fikir değiştirmek
blow hot and cold f. yanar-döner olmak
go hot and cold f. çok şaşırmak
go hot and cold f. şok geçirmek
go hot and cold f. şaşkınlıktan kalakalmak
go hot and cold f. neye uğradığını/ne olduğunu şaşırmak
blow hot and cold expr. sık sık fikir değiştiren
blow hot and cold expr. yanar-döner
Technical
hot and cold-formed stainless steel bars i. sıcak veya soğuk çekilmiş paslanmaz çelik çubuklar
hot and cold water distribution system i. sıcak ve soğuk su dağıtım sistemi
hot and cold water installations i. sıcak ve soğuk su tesisatları
Woodworking
resistance to hot and cold water i. sıcak ve soğuk suya karşı dayanıklılık