işçiler - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

işçiler



"işçiler" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 15 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
işçiler workers i.
General
işçiler workpeople i.
işçiler men i.
işçiler shopfloor i.
işçiler shop floor i.
işçiler workfolk i.
Idioms
işçiler hewers of wood and drawers of water i.
Trade/Economic
işçiler employes i.
işçiler labor i.
işçiler labour i.
işçiler shop floor workers i.
işçiler wage earners i.
işçiler employees i.
işçiler workpeople i.
işçiler shop floor i.

"işçiler" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 65 sonuç

Türkçe İngilizce
General
geçici işçiler temporary employees i.
radyasyona maruz kalan işçiler exposed workers i.
profesyonel işçiler professional employees i.
erkek işçiler male employees i.
işçi sendikasının işçiler adına resmen pazarlık etmekten men edilmesi union decertification i.
beyaz yakalı işçiler white collar workers i.
kadın işçiler women employees i.
vasıfsız işçiler unskilled labor i.
kadın işçiler female workers i.
çocuk işçiler children-workers i.
ısıya maruz kalan işçiler workers exposed to heat i.
gece çalışan işçiler night shift i.
nöbetle çalışan işçiler relay i.
geçici işçiler temps i.
çiftlikte kırkıcılar veya işçiler için yapılan bir ev hut [australia] i.
taşeron olmayıp işverenin kendi işgücünün bir parçası olan britanyalı işçiler direct labour i.
gündüz çalışan işçiler day shift i.
(işçiler) eylem yapmak stick out f.
(işçiler) grev yapmak stick out f.
Colloquial
yüksek vasıflı işçiler tiger team i.
Idioms
siyah yakalı işçiler black-collar workers i.
vasıfsız işçiler hewers of wood and drawers of water i.
Trade/Economic
alt kademelerde görevli işçiler rank and file i.
basit işleri yapan işçiler unskilled labour i.
bedensel engelli işçiler disabled workers i.
beyaz yakalı işçiler white collar workers i.
caydırılmış işçiler discouraged workers i.
çok meslekli işçiler multiprofessional employees i.
devamlı bir işi olmayan işçiler casual workers i.
emekli işçiler retired workers i.
gündelikle iş gören işçiler per diem employee i.
hükümet tarafından kamu hizmetinde çalışacak işçiler için belirlenen asgari ücret prevailing rate i.
hızla gelişen teknoloji yüzünden işsiz kalacaklarından korkan işçiler luddites i.
işçiler için sağlık sosyal faaliyetler vb finansmanında kullanılacak para welfare funds i.
işe yeni girenlerle eski işçiler arasındaki oran accession rate i.
kadın işçiler women workers i.
kaçak işçiler clandestine workers i.
mavi yakalı işçiler blue-collar workers i.
misafir işçiler guest workers i.
örgütlenmiş işçiler organized labour i.
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren vardiyada çalışan işçiler back shift i.
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren vardiyada çalışan işçiler swing shift i.
sakat işçiler disabled workers i.
sendikasız işçiler free labour i.
toplu pazarlık görüşmeleri için bir işçi örgütünün temsil ettiği ve anlaşma ile bir araya gelmiş işçiler grubu appropriate bargaining unit i.
vasıfsız işçiler unskilled labour i.
yılgın işçiler discouraged workers i.
grev yapan işçiler arasında karışıklık yaratarak onları haksız duruma düşürmeye çalışan kimse goon i.
(bir işi, projeyi) işçiler ve yüklenicilere paylaştırmak job f.
Law
işçiler ve işverenler adına toplu sözleşme yapmaya yetkili tek sendika sole bargaining agent i.
Politics
kalifiye işçiler ve ustabaşlarından oluşan meslek grubu üyesi c2 i.
göçmen işçiler migrant workers i.
işçiler ve hak sahipleri ve onların yükümlülüğü altında yaşayanlar workers and dependants i.
uluslararası işçiler birliği first international i.
uluslararası işçiler birliği international workingmen's association i.
Industry
sendika temsilcilerinin işçiler için yönetime yaptığı ücret artış talebi wage claim i.
sendika temsilcilerinin işçiler için yönetime yaptığı ücret artış talebi pay claim i.
gece vardiyasında çalışan işçiler graveyard shift i.
işçi sendikasının temsil ettiği işçiler organized labor i.
sendika onayı alınmadan işçiler tarafından girişilen wildcat s.
sendika onayı alınmadan işçiler tarafından üstlenilen wildcat s.
Social Sciences
(eskiden güney afrika'da) siyahi işçiler için yaşam alanları bulunduran etrafı çevrili alan compound i.
(güney hindistan ve burma'da) işçiler ve köleler kastına mensup kimse pariah i.
History
19. yüzyıld ingiltere'de endüstri devrimine karşı çıkan işçiler luddites i.
Archaic
işçiler veya zanaatkarlar ile ilişkili mechanic s.