konuyla ilgili - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

konuyla ilgili



"konuyla ilgili" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 4 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
konuyla ilgili relevant s.
General
konuyla ilgili topical s.
konuyla ilgili on the track zf.
Latin
konuyla ilgili ad rem s.

"konuyla ilgili" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bir kitapta konuyla ilgili daha geniş açıklama için oluşturulmuş ek kısım excursus i.
konuyla ilgili olmayan söz non-sequitur i.
(konuyla ilgili) sözcük dağarcığı veya kelime hazinesi vocabulary set i.
konuyla ilgili beliren çetrefilli ayrıntı ramification i.
konuyla ilgili beliren çetrefilli ayrıntılar ramifications i.
konuyla ilgili hukuki süreç başlatmak take legal action on the matter f.
bu konuyla ilgili regarding this issue s.
mevcut konuyla ilgili germain s.
tartışılan konuyla ilgili germain s.
eklenmiş olduğu konuyla ilgili açıklama, ilave bilgi ve tavsiye içeren covering s.
konuyla ilgili (olarak) thereanent zf.
konuyla ilgili (olarak) there-anent [scottish] zf.
bu konuyla ilgili olarak hereupon zf.
konuyla ilgili olarak in respect thereof ed.
Phrases
bu konuyla ilgili concerning this issue expr.
bu konuyla ilgili relevant to this issue expr.
bu konuyla ilgili concerning this matter expr.
bu konuyla ilgili relevant to this matter expr.
bu konuyla ilgili regarding this matter expr.
Colloquial
uğraşılan hobiyle ilgili gereksiz ayrıntıları konuyla ilgisiz birine uzun uzun anlatma nerdjacking i.
(bu konuyla ilgili) hiçbir fikrim/bilgim yok I wouldn't know ((anything) about that) expr.
Idioms
bir konuyla ilgili uyarmak mark (one's) card f.
bir konuyla ilgili uyarmak mark someone's card f.
(bir konuyla ilgili) doğruları/gerçekleri bilmek get the facts straight f.
(bir konuyla ilgili) doğruları/gerçekleri bilmek have the facts straight f.
konuyla ilgili olmamak have no dog in something f.
konuyla ilgili olmamak not to have a dog in something f.
bir konuyla ilgili doğruları/gerçekleri bilmek get one's facts straight f.
bir konuyla ilgili doğruları/gerçekleri doğru düzgün öğrenmek/yansıtmak get one's facts straight f.
bir konuyla ilgili doğruları/gerçekleri bilmek get the facts straight f.
bir konuyla ilgili doğruları/gerçekleri doğru düzgün öğrenmek/yansıtmak get the facts straight f.
(bir konuyla ilgili) doğruları/gerçekleri bilmek have (one's) facts straight f.
(bir konuyla ilgili) doğruları/gerçekleri bilmek have the facts straight f.
konuyla ilgili yeterince kanıt sunduğunu düşünmek rest your case f.
(bir konuyla) ilgili süreç başlatmak take action on (something) f.
konuyla ilgili olmayan şeylerin düşünülmeye başlanması mind starts to wander expr.
Speaking
bu konuyla ilgili bir şey biliyor musunuz? do you know anything about this? expr.
ben dahil hiç kimse bu konuyla ilgili bir şey yapmıyor nobody including me is doing anything about it expr.
bu konuyla ilgili bir şey biliyor musun? do you know anything about this? expr.
Trade/Economic
konuyla ilgili herkesin katıldığı toplantı all hands meeting i.
Law
konuyla ilgili süreç başlatmak take action on something f.
Education
bir konuyla ilgili ders dizisi course of lectures i.
Religious
beş konuyla ilgili quinquarticular s.