Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmiş
live life
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"live life"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
live life
f.
hayat yaşamak
"live life"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 76 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
live an upright life
f.
namusuyla yaşamak
2
Genel
live a healthy and happy life
f.
gün görmek
3
Genel
live a single life
f.
bekar yaşamak
4
Genel
live a long life
f.
gömlek eskitmek
5
Genel
live a healthy life
f.
sağlıklı yaşamak
6
Genel
live a double life
f.
ikiyüzlü bir hayat yaşamak
7
Genel
live a life of luxury
f.
varlık içinde yaşamak
8
Genel
live the life of riley
f.
bey gibi yaşamak
9
Genel
live one's life to the full
f.
hayatın tadını çıkarmak
10
Genel
live one's life to the full
f.
hayatını doyasıya yaşamak
11
Genel
live in fear for one's life
f.
öldürülme korkusuyla yaşamak
12
Genel
live in fear for one's life
f.
ölüm korkusuyla yaşamak
13
Genel
live a life of great misery
f.
sürüm sürüm sürünmek
14
Genel
live a life of luxury
f.
lüks içinde yaşamak
15
Genel
live a modest life
f.
mütevazı bir hayat yaşamak
16
Genel
live a modest life
f.
mütevazı bir yaşam sürmek
17
Genel
live a humble life
f.
mütevazı bir hayat yaşamak
18
Genel
live a humble life
f.
mütevazı bir yaşam sürmek
19
Genel
live life fully
f.
dolu dolu yaşamak
20
Genel
live life to the fullest
f.
dolu dolu yaşamak
21
Genel
live life in the fast lane
f.
uçlarda yaşamak
22
Genel
live life in the fast lane
f.
hayatı uçlarda yaşamak
23
Genel
live life in the fast lane
f.
hızlı yaşamak
24
Genel
live a life
f.
yaşam sürdürmek
25
Genel
live a happy life
f.
mutlu bir yaşam sürmek
26
Genel
live a happy life
f.
mutlu yaşamak
27
Genel
live a happy life
f.
mutlu bir hayat sürmek
28
Genel
live life to the fullest
f.
hayatı dolu dolu yaşamak
29
Genel
live the nomadic life
f.
göçebe hayatı yaşamak
30
Genel
live a double life
f.
çifte hayat yaşamak
Colloquial
31
Konuşma Dili
live a double life
f.
iki hayat yaşamak
32
Konuşma Dili
go live your life
expr.
gidin hayatınızı yaşayın
33
Konuşma Dili
live your own life
expr.
kendi hayatını yaşa
Idioms
34
Deyim
live a charmed life
f.
çok şanslı olmak
35
Deyim
live a charmed life
f.
hep dört ayağının üzerine düşmek
36
Deyim
live out one's life
f.
hayatının geri kalanını (bir yerde vb) geçirmek/yaşamak
37
Deyim
live out one's life
f.
hayatını harcamak
38
Deyim
live the life of riley
f.
lüks içinde yaşamak
39
Deyim
live out one's life
f.
ömrünü tüketmek
40
Deyim
live a dog's life
f.
sefil bir yaşam sürmek
41
Deyim
live a dog's life
f.
sersefil olmak
42
Deyim
live a dog's life
f.
sürünmek
43
Deyim
live a charmed life
f.
şanslı bir yaşam sürmek
44
Deyim
live a dog's life
f.
(yaşarken) it gibi sürünmek
45
Deyim
live (life) on the edge
f.
(hayatı) uçlarda yaşamak
46
Deyim
live (life) on the edge
f.
tehlikeli bir yaşam sürmek
47
Deyim
live (life) on the edge
f.
(hayatı) risk alarak yaşamak
48
Deyim
live (one's) own life
f.
özgürce yaşamak
49
Deyim
live (one's) own life
f.
kendi kafasına göre yaşamak
50
Deyim
live (one's) own life
f.
kendi bildiği gibi yaşamak
51
Deyim
live (one's) own life
f.
kendi hayatını yaşamak
52
Deyim
live (one's) own life
f.
kendine göre yaşamak
53
Deyim
live a life of
f.
(bir şey) içinde yaşamak
54
Deyim
live a life of
f.
(bir şekilde) bir hayat yaşamak
55
Deyim
live a life of (something)
f.
(bir şey) içinde yaşamak
56
Deyim
live a life of (something)
f.
(bir şekilde) bir hayat yaşamak
57
Deyim
live a life of reilly
f.
bey gibi yaşamak
58
Deyim
live a life of reilly
f.
lüks içinde yaşamak
59
Deyim
live a life of reilly
f.
bir eli yağda bir eli balda yaşamak
60
Deyim
live a life of reilly
f.
bolluk içinde yaşamak
61
Deyim
live a life of reilly
f.
rahat ve sıkıntısız bir hayat sürmek
62
Deyim
live a life of riley
f.
bey gibi yaşamak
63
Deyim
live a life of riley
f.
lüks içinde yaşamak
64
Deyim
live a life of riley
f.
bir eli yağda bir eli balda yaşamak
65
Deyim
live a life of riley
f.
bolluk içinde yaşamak
66
Deyim
live a life of riley
f.
rahat ve sıkıntısız bir hayat sürmek
67
Deyim
live out (the rest of) (one's) life
f.
(son günlerini) bir şey yaparak ya da bir yerde geçirmek
68
Deyim
live out (the rest of) (one's) life
f.
(kalan ömrünü) bir yerde ya da bir şey yaparak geçirmek
69
Deyim
live the life of reilly
f.
lüks içinde yaşamak
70
Deyim
live the life of reilly
f.
bey gibi yaşamak
71
Deyim
live the life of reilly
f.
bir eli yağda bir eli balda yaşamak
72
Deyim
live the life of reilly
f.
bolluk içinde yaşamak
73
Deyim
live the life of reilly
f.
rahat ve sıkıntısız bir hayat sürmek
Speaking
74
Konuşma
live life like it's your last day
expr.
hayatı son gününmüş gibi yaşa
75
Konuşma
I want to live my life
expr.
kendi hayatımı yaşamak istiyorum
76
Konuşma
live your life like tomorrow doesn't exist
expr.
yarının yokmuş gibi yaşa
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of live life
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy