Geçmiş

me time

"me time" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	me time i.	rahatlamak ve hoşlandığı şeyleri yapmak için kişinin kendine ayırdığı zaman

"me time" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 26 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	me-time i.	kişinin kendine ayırdığı zaman
Colloquial
2	Konuşma Dili	catch me some other time expr.	sonra/başka zaman konuşalım/görüşelim
3	Konuşma Dili	run that by me one more time expr.	bana bunu tekrar/son bir kez daha açıkla
4	Konuşma Dili	run that by me one more time expr.	bana bunu tekrar/son bir kez daha söyle
5	Konuşma Dili	run that by me one more time expr.	bana bunu tekrar/son bir kez daha bildir
Idioms
6	Deyim	stop giving me hard time i.	bana sıkıntı verme
7	Deyim	give me... any day / every time f.	bir şeyi başka bir şeye tercih etmek
8	Deyim	stop giving me hard time expr.	benim üzerime gelme
9	Deyim	stop giving me hard time expr.	beni rahat bırak
10	Deyim	stop giving me hard time expr.	bana huzur ver
Speaking
11	Konuşma	give me some time i.	bana biraz zaman tanı
12	Konuşma	just give me some time to think about that i.	bunu düşünmem için bana biraz zaman tanı
13	Konuşma	what time you gonna pick me up? expr.	beni saat kaçta alıyorsun?
14	Konuşma	you will know me in time expr.	beni zamanla tanırsın
15	Konuşma	give me some time expr.	bana biraz zaman ver
16	Konuşma	it really hit me this time expr.	bu sefer bana fena koydu
17	Konuşma	what did you think the first time you saw me? expr.	beni ilk gördüğünde aklından neler geçirdin?
18	Konuşma	thank you for taking the time with me expr.	bana zaman ayırdığınız için teşekkür ederim
19	Konuşma	thank you for taking the time with me expr.	bana vakit ayırdığınız için teşekkür ederim
20	Konuşma	thanks so much for taking the time to see me expr.	beni görmeye zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim
21	Konuşma	what did you think the first time you saw me? expr.	beni ilk gördüğünde ne düşündün?
22	Konuşma	can you tell me the time? expr.	bana saati söyler misin?
23	Konuşma	you can call me any time expr.	beni istediğin zaman arayabilirsin
24	Konuşma	you caught me at just a bad time expr.	çok kötü bir anda yakaladınız beni
25	Konuşma	you will know me in time expr.	tanırsın beni zamanla
26	Konuşma	next time it is on me expr.	gelecek sefer ben ödeyeceğim