musa - Türkçe İngilizce Sözlük

musa

"musa" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç

İngilizce Türkçe
Botanic
musa i. muzgiller familyasından bir cins

"musa" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
musa moses i.
The Prophet like Moses will have to come from one of the tribes of Israel.
Musa gibi bir peygamberin İsraillilerin arasından gelmesi gerekecekti.

More Sentences

"musa" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

İngilizce Türkçe
Radio
musa (multiple-unit steerable antenna) i. çok birimli yönlendirilebilir anten
Botanic
japanese banana (musa basjoo) i. japon muzu
genus musa i. muzgiller familyasından bir cins
musa ensete i. habeş muzu
musa ensete i. kürek şeklinde büyük yaprakları olan ve yaprak dökmeyen ağaçsı bir bitki
musa paradisiaca i. tropikal ve subtropikal bölgelere özgü, yenilebilir yeşilimsi nişastalı meyveleri olan bir muz ağacı
musa textilis i. abaka
musa textilis i. filipinler'e özgü, yaprak saplarından manila keneviri elde edilen bir muz ağacı
banana (musa acuminata) i. güney asya'ya özgü bir muz türü
banana (musa sapientum) i. melez bir muz çeşidi
banana (musa paradisiaca sapientum) i. melez bir muz çeşidi

"musa" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 46 sonuç

Türkçe İngilizce
General
musa peygamber moses i.
hz musa'ya allah tarafından verilen on emir the ten commandments i.
musa peygamberin 10 emri aldığı günü kutlayan yahudi bayramı shavuot i.
hz. musa'nın eşi safrawa i.
hz. musa'nın eşi safura i.
hz. musa'nın annesi yohaved i.
hz. musa'nın annesi yoheved i.
hz. musa'nın annesi yocheved i.
hz. musa'nın eşi sephora i.
hz. musa'nın annesi jochebed i.
hz. musa'nın eşi tzipora i.
musa kanunu mosaic law i.
musa bin meymun maimonides i.
musa peygambere ait mosaic s.
musa gibi mütevazı as meek as moses s.
Idioms
musa gibi/kadar mütevazı meek as moses [old-fashioned] s.
Botanic
musa beşiği oyster plant (rhoeo discolor) i.
History
musa öncesi premosaic s.
musa öncesi döneme ait premosaic s.
Religious
incil'in musa kanunu'nu gölgede bırakarak inanç ve tövbe gerektiren yeni bir yasa sunduğuna inanan kimse neonomian i.
incil'in musa kanunu'nu gölgede bırakarak inanç ve tövbe gerektiren yeni bir yasa sunduğu doktrini neonomianism i.
sina dağı'nda musa'ya tanrı tarafından verildiğine inanılan on emir the commandments i.
(musevilikte) musa'dan sözlü olarak devredildiği varsayılan yasalar tradition i.
hz. musa'nın eşi zipporah i.
harun (hz musa`nın kardeşi) aaron i.
musa hukuku mosaic law i.
sadece yazılı musa hukukunu kabul eden, m.ö. 2. yüzyılda ortaya çıkmış aristokratik bir yahudi mezhebi sadducee i.
musa kanunu law of moses i.
(eski ahit'te) musa ve harun'un kız kardeşi miriam i.
musa peygamber geleneğine dayanma mosaicity i.
musa tarafından koyulan kanunlar ve ritüeller sistemi mosaism i.
musa tarafından konan yasalara bağlılık mosaism i.
hazreti musa'nın kayınpederi jethro i.
musa hukukunun bazı koşullarını muhafaza edip kalanını modern şartlara uyduran yahudi conservative jew i.
musa hukukuna sıkı sıkıya bağlı yahudi orthodox jew i.
talmud'da yorumlandığı üzere musa hukukuna sıkı sıkıya bağlı olan yahudiler orthodox judaism i.
(eski ahit'te) hz. musa'nın vahiy geldiğinde bulunduğu dağ sinai i.
incil'in musa kanunu'nu gölgede bırakarak inanç ve tövbe gerektiren yeni bir yasa sunduğu inancıyla paralel olan neonomian s.
musa'nın zamanından önce antemosaic s.
musa peygambere göre olmayan un-mosaic s.
musa peygamberden farklı olarak un-mosaic s.
musa peygamberin öğretilerinin aksine un-mosaic s.
musa kanunu ile ilgili legal s.
musa kanunu'na ait legal s.
musa ile ilgili mosaical s.
musa'ya atfedilen kurumlar veya yazılarla ilgili mosaical s.