İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | pullulate with f. | bol bulunmak |
Öbek Fiiller | pullulate with f. | bol bol bulunmak |
Öbek Fiiller | pullulate with f. | çok bulunmak |
Öbek Fiiller | pullulate with f. | çok olmak |
Öbek Fiiller | pullulate with f. | ile dolu olmak |
Öbek Fiiller | pullulate with f. | ile kaynamak |
Öbek Fiiller | pullulate with f. | yönünden zengin olmak |
Idioms | ||
Deyim | pullulate with f. | (bir şeyle) tıka basa dolu olmak |
Deyim | pullulate with f. | (bir şeyle) dolu olmak |
Deyim | pullulate with f. | (bir şey yönünden) zengin olmak |
Deyim | pullulate with f. | yönünden zengin olmak |
Archaic | ||
Eski Kullanım | pullulate with f. | mebzul olmak |