İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile beslemek |
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile desteklemek |
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile tazelemek |
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile canlandırmak |
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile teşvik etmek |
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile ilham vermek |
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile tekrar doldurmak |
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile takviye etmek |
Öbek Fiiller | replenish with f. | ile yenilemek |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | replenish (someone or something) with (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeyle) beslemek |
Öbek Fiiller | replenish (someone or something) with (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeyle) desteklemek |
Öbek Fiiller | replenish (someone or something) with (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeyle) tazelemek |
Öbek Fiiller | replenish (someone or something) with (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeyle) canlandırmak |
Öbek Fiiller | replenish (someone or something) with (something) f. | (birini/bir şeyi bir şeyle) teşvik etmek |
Öbek Fiiller | replenish (someone or something) with (something) f. | (birine/bir şeye bir şeyle) ilham vermek |
Öbek Fiiller | replenish something with something f. | bir şeyi bir şeyle tekrar doldurmak |
Öbek Fiiller | replenish something with something f. | bir şeyi bir şeyle takviye etmek |
Öbek Fiiller | replenish something with something f. | bir şeyi bir şeyle yenilemek |