run around - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

run around

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"run around" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 20 sonuç

İngilizce Türkçe
General
run around i. atlatma
run around i. dolama
run around i. oyalama
run around f. farklı şeyler ile meşgul olmak
run around f. başı kalabalık olmak
run around f. bir yerden bir yere gitmek
run around f. gezmek
Phrasals
run around f. oraya buraya koşturmak
run around f. oradan oraya koşturmak
run around f. oraya buraya koşuşturmak
Phrases
run around expr. civarında etmek
run around expr. civarında olmak
Railway
run around f. (bir lokomotiften diğerine) geçmek
run around f. (bir lokomotiften diğerine) geçmek
Slang
run around f. aldatmak
run around f. ihanet etmek
run around f. boynuzlamak
run around f. aldatmak
run around f. ihanet etmek
run around f. boynuzlamak

"run around" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 60 sonuç

İngilizce Türkçe
General
run-around i. dolama
be able run rings around (somebody) f. taş çıkartmak
run around in circles f. boşa uğraşmak
give somebody the run-around f. başından savmak
give somebody the run-around f. boynuzlamak
get the run-around f. boynuzlanmak
Phrasals
run around after someone f. birinin kuyruğunda/peşi sıra dolaşmak
run around after someone f. birinin peşinde koşmak
run around with someone f. -ile takılmak
run around after (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) peşinde/peşinden koşturmak
run around after (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) kuyruğunda/peşi sıra dolaşmak
run around after (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) peşinde koşmak/dolaşmak
run around after (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) başında durmak
run around after (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) peşine düşmek
run around after (someone or something) f. (biriyle/bir şeyle) ilgilenmek
run around after (someone or something) f. (biri/bir şey) için koşuşturmak
run around after (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) işine koşturmak
Idioms
run around like a blue arsed fly f. aceleyle sağa sola koşuşturmak
run circles around someone f. birisini geride bırakmak
run rings around someone f. birisine taş çıkarmak
run circles around someone f. birini gölgede bırakmak
run around like a chicken with its head cut off f. başı kesik tavuk gibi etrafta dolanmak
run rings around someone f. birisini geride bırakmak
run circles around someone f. birinin pabucunu dama atmak
run rings around someone f. birinin pabucunu dama atmak
run rings around someone f. birini gölgede bırakmak
run around like crazy f. deli gibi koşturmak
run around like a chicken with its head cut off f. deli dana gibi dolanmak
run (around) in circles f. deli dana gibi dolanmak
run around like a blue arsed fly f. heyecanlı biçimde koşuşmak
run (around) in circles f. ne yapacağını bilmez şekilde bir oraya bir buraya koşuşturmak
run around like a chicken with its head cut off f. ne yapacağını bilmez şekilde dolanmak
run around like a blue arsed fly f. kıçına neft yağı sürülmüş gibi sağa sola koşturmak
run around like a blue arsed fly f. oradan oraya koşmak
run around like a blue-arsed fly f. karınca gibi oradan oraya koşturmak
run around like a chicken with its head cut off f. ne yapacağını bilmez şekilde bir oraya bir buraya koşuşturmak
run around like a blue arsed fly f. kuyruğu tava sapına dönmek
run rings around f. pabucunu dama atmak
run around like a blue arsed fly f. telaşla ortalıkta dolanmak
run rings around f. (birini) cebinden çıkarabilir olmak
run around in circles f. yerinde saymak
run around like a headless chicken f. ne yapacağını bilmez şekilde koşuşturmak
run around like a headless chicken f. deli dana gibi sağa sola dalmak
run around like a headless chicken f. çıldırmış gibi ortalarda dolanmak
run around like a headless chicken f. oradan oraya koşuşturup işleri halletmeye çalışmak
run around like a headless chicken f. panik halinde oradan oraya koşturup işleri tamamlamaya çalışmak
run circles around (someone or something) f. (birinden/bir şeyden) çok daha hızlı olmak/koşmak
run circles around (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) pabucunu dama atmak
run circles around (someone or something) f. (birini/bir şeyi) gölgede bırakmak
run rings around (someone or something) f. (birinden/bir şeyden) hızlı olmak/koşmak
run rings around (someone or something) f. (birinin/bir şeyin) pabucunu dama atmak
run rings around (someone or something) f. (birini/bir şeyi) gölgede bırakmak
run rings around (someone or something) f. (birine/bir şeye) taş çıkarmak
Technical
run-around coil i. çevresel serpantin
Medical
run-around i. panaris
run-around i. tırnak kenarı enfeksiyonu
Printing
run-around i. (masaüstü yayıncılığı) bir görseli çevreleyen metin
run-around i. çevre metin
Printery
run-around i. (masaüstü yayıncılığı) bir görseli çevreleyen metin
run-around i. çevre metin