sarımsak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

sarımsak



"sarımsak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
sarımsak garlic i.
Botanic
sarımsak ail i.
sarımsak allium sativum i.

"sarımsak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 90 sonuç

Türkçe İngilizce
General
sarımsak dişi clove i.
sarımsak otu garlic mustard i.
sarımsak tuzu garlic salt i.
sarımsak sosu garlic sauce i.
sarımsak tozu garlic powder i.
sarımsak yağı garlic oil i.
sarımsak kokusu smell of garlic i.
sarımsak dişi clove of garlic i.
yabani sarımsak eschalot i.
sarımsak dişi clove of garlic i.
yabani sarımsak shallot i.
sarımsak tadı garlic i.
sarımsak kokusu garlic i.
sarımsak ezici garlic press i.
Colloquial
sarımsak ağız kokusu yapar garlic causes bad breath expr.
Food Engineering
sarımsak gibi kokan ve aroma olarak kullanılan renksiz bir sıvı allyl sulphide i.
sarımsak ekstresi garlic extract i.
suda çözünür sarımsak ekstresi water soluble garlic extract i.
suyu alınmış sarımsak dehydrated garlic i.
Gastronomy
çeşitli sebzeler, zeytin, limon, sarımsak ve baharatlarla hazırlanan bir kuzey afrika yahnisi tajine i.
çeşitli sebzeler, zeytin, limon, sarımsak ve baharatlarla hazırlanan bir kuzey afrika yahnisi tagine i.
sarımsak zeytinyağı ve yumurtadan yapılan bir sos aioli sauce i.
yayıkaltı sütü, mayonez, soğan, sarımsak, maydanoz ve baharatlarla yapılan kremalı salata sosu ranch dressing i.
genellikle kuzu veya dana eti, sarımsak, soğan ve baharatlarla kaplı, fırınlanmış mayasız hamurdan yapılan yassı pizza lahmacun i.
genellikle kuzu veya dana eti, sarımsak, soğan ve baharatlarla kaplı, fırınlanmış mayasız hamurdan yapılan yassı pizza lahmajun i.
genellikle kuzu veya dana eti, sarımsak, soğan ve baharatlarla kaplı, fırınlanmış mayasız hamurdan yapılan yassı pizza lahmejun i.
genellikle kuzu veya dana eti, sarımsak, soğan ve baharatlarla kaplı, fırınlanmış mayasız hamurdan yapılan yassı pizza lamejun i.
genellikle kuzu veya dana eti, sarımsak, soğan ve baharatlarla kaplı, fırınlanmış mayasız hamurdan yapılan yassı pizza lamejun i.
domates, siyah zeytin, kapari, sarımsak ve ançüez ile hazırlanan salata niçoise i.
diş sarımsak clove of garlic i.
diş (sarımsak vb) clove i.
diş sarımsak clove of garlic i.
kurutulmuş sarımsak dehydrated garlic i.
kurutulmuş sarımsak dried garlic i.
kuru sarımsak dried garlic i.
krema, tereyağ, sarımsak ve parmezan peynirinden yapılan bir makarna sosu alfredo sauce i.
sarımsak ve limon suyuyla tatlandırılan közlenmiş biber püresi baba ghanouj i.
sarımsak ve limon suyuyla tatlandırılan közlenmiş biber püresi baba ghanoush i.
sarımsak öğütücü garlic grinder i.
sarımsak zeytinyağı ve yumurtadan yapılan bir sos aioli i.
sarımsak tozu garlic powder i.
sarımsak ve acı biberle servis edilen baharatlı domates sosu arrabbiata i.
sarımsak ve hamsili bir dip sos bagna cauda i.
domates, sarımsak ve zeytinyağı sosuyla yapılan bir tavuk yemeği chicken provencale i.
muz püresi, sarımsak ve kızarmış domuz etiyle yapılan bir porto riko yemeği mofongo i.
sarımsak, zeytinyağı ve kızarmış domuz etiyle baharatlanıp kızartılan yeşil muz veya manyokun püre haline getirilmesiyle yapılan bir karayip yemeği mofongo i.
domates, ketçap, meyve sosu, sarımsak, baharat gibi malzemelerle yapılan mayhoş bir sos monkeygland sauce [south africa] i.
domuz eti, mısır, sarımsak ve şiliden yapılan yoğun kıvamlı bir çorba posole i.
domuz eti, mısır, sarımsak ve şiliden yapılan yoğun kıvamlı bir çorba posol i.
domuz eti, mısır, sarımsak ve şiliden yapılan yoğun kıvamlı bir çorba pozole i.
hardal, sarımsak, sirke ve yağ karışımı bir sos sauce vinaigrette i.
sarımsak dövmek crush garlic f.
sarımsak ezmek crush garlic f.
sarımsak soymak peel garlic f.
sarımsak gibi alliaceous s.
sarımsak ve acı biberle servis edilen arrabbiata s.
domates, soğan, sarımsak ve otlardan yapılan bir sos ile servis edilen marinara s.
domates, soğan, sarımsak ve otlardan yapılan bir sos içeren marinara s.
sarımsak içeren garlicked s.
(sos veya yemek) domates, zeytinyağı, sarımsak ve baharatlarla yapılan pizzaiola s.
sarımsak ve tereyağlı sos ile servis edilen scampi s.
sarımsak, soğan, zeytinyağı, mantar ve otlarla pişirilen provençale s.
Chemistry
güçlü bir sarımsak kokusu olan, renksiz ve yağlı bir sıvı thialol i.
sarımsak benzeri kokuya sahip bir kimyasal bileşik allyl sulfide i.
sarımsak esansı garlic oil i.
sarımsak yağı garlic oil i.
sarımsak kokan renksiz bir sıvı hidrokarbon oenanthylidene i.
Botanic
yabani sarımsak ramson i.
sarımsak otu hedge garlic (alliaria officinalis) i.
avrupa'da yetişen sarımsak gibi kokan bir bitki hedge garlic (alliaria officinalis) i.
sarımsak otu sauce-alone i.
avrupa'da yetişen sarımsak gibi kokan bir bitki sauce-alone i.
sarımsak otu jack-by-the-hedge i.
avrupa'da yetişen sarımsak gibi kokan bir bitki jack-by-the-hedge i.
avrupa'da yetişen sarımsak gibi kokan bir bitki garlic mustard i.
yabani sarımsak wood garlic i.
yabani sarımsak ramsons i.
yabani sarımsak allium ursinum i.
yabani sarımsak wild garlic i.
bir mantarın sebep olduğu, soğan, sarımsak, arpacık soğan gibi bitkilerde görülen bir hastalık white rot (sclerotinia cepivorum) i.
avrupa'ya özgü, parlak sarı çiçekleri için yetiştirilen bir yabani sarımsak moly (allium moly) i.
jamaika'ya özgü, sarımsak tadında meyve veren bir ağaç garlic pear tree i.
jamaika'ya özgü, sarımsak tadında meyve veren bir ağaç garlic pear i.
jamaika'ya özgü, sarımsak tadında meyve veren bir ağaç crataeva gynandra i.
bükülmüş sapı olan bir sarımsak çeşidi rokambole i.
sarımsak benzeri çiçek soğanı olan bir bitki rokambole i.
mantar kaynaklı bir soğan ve sarımsak hastalığı pinkroot i.
Agriculture
sarımsak tohumu garlic seed i.
Latin
sarımsak kurbağası pelobates fuscus i.
Archaic
(bir diş) sarımsak chive (bulbil: a clove of garlic) i.