Geçmiş

stand for (something)

"stand for (something)" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 12 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Phrasals
1	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeye) dayanmak
2	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeye) tahammül etmek
3	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeye) tolerans göstermek
4	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeyi) kabullenmek
5	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeye) izin vermek
6	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeyi) sineye çekmek
7	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeyi) temsil etmek
8	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeyi) simgelemek
9	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şey) anlamına gelmek
10	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeyi) desteklemek
11	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeyin) tarafında olmak
12	Öbek Fiiller	stand for (something) f.	(bir şeyin) savunucusu olmak

"stand for (something)" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 20 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Phrasals
1	Öbek Fiiller	stand (one) for (something) f.	(birini belirli bir süre) idare etmek
2	Öbek Fiiller	stand (one) for (something) f.	(birine belirli bir süre) yetmek
3	Öbek Fiiller	stand (one) for (something) f.	(birinin belirli bir süre) ihtiyacını karşılamak
4	Öbek Fiiller	stand in for (someone or something) f.	(birine/bir şeye) vekalet etmek
5	Öbek Fiiller	stand in for (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) yerine bakmak
6	Öbek Fiiller	stand in for (someone or something) f.	(birinin/bir şeyin) yerine geçmek
7	Öbek Fiiller	stand up for (someone or something) f.	(birinden/bir şeyden) taraf olmak
8	Öbek Fiiller	stand up for (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) desteklemek
9	Öbek Fiiller	stand up for (someone or something) f.	(birini/bir şeyi) savunmak
Idioms
10	Deyim	not stand for something f.	bir şeye katlanamamak
11	Deyim	stand still for something f.	bir şeye dayanmak
12	Deyim	stand still for something f.	bir şeye katlanmak
13	Deyim	not stand still for (something) f.	(bir şeye) katlanmamak
14	Deyim	not stand still for (something) f.	(bir şeyi) tolere etmemek
15	Deyim	not stand still for (something) f.	(bir şeye) dayanmamak
16	Deyim	not stand still for (something) f.	(bir şeyi) kabul etmemek
17	Deyim	not stand still for (something) f.	(bir şeye) tahammül etmemek
18	Deyim	not stand still for (something) f.	(bir şeyi) sineye çekmemek
19	Deyim	stand still for (someone or something) f.	(biri/bir şey) için kıpırdamadan durmak
20	Deyim	stand still for (someone or something) f.	(biri/bir şey) için hareketsiz durmak