Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | taş yığını | cairn i. | ||
We reached the cairn at the summit of the mountain. Dağın zirvesindeki taş yığınına ulaştık. More Sentences |
||||
Genel | taş yığını | rubble i. | ||
Genel | taş yığını | carn i. | ||
Genel | taş yığını | bourock [scotland] i. | ||
Genel | taş yığını | slither i. | ||
Technical | ||||
Teknik | taş yığını | levee i. | ||
Mining | ||||
Maden | taş yığını | karn [obsolete] i. | ||
Geology | ||||
Jeoloji | taş yığını | horseback i. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | taş yığını halinde anıt | cairn i. | ||
Genel | taş yığını halinde mezar | cairn i. | ||
Genel | taş yığını halinde mezar | carn i. | ||
Genel | taş yığını halinde | cained s. | ||
Technical | ||||
Teknik | (yol yapımında kullanılan) kırma taş yığını | stockpile i. | ||
Construction | ||||
İnşaat | köprü ucundaki kalın kemerleri destekleyen taş yığını | butment i. | ||
İnşaat | kemersiz bir köprünün ucunu destekleyen taş yığını | butment i. | ||
History | ||||
Tarih | (orta çağ'da) üzerine ahşap veya taş tahkimat yapılan, insan eli ile inşa edilmiş ve tepesi düzlenmiş toprak yığını | mott i. | ||
Tarih | (orta çağ'da) üzerine ahşap veya taş tahkimat yapılan, insan eli ile inşa edilmiş ve tepesi düzlenmiş toprak yığını | motte i. | ||
Geography | ||||
Coğrafya | tepe üstündeki taş yığını | tor i. | ||
Coğrafya | dağ başında koni şeklinde yükselen taş yığını | man [uk] i. | ||
Coğrafya | tepe şeklindeki taş yığını | barp i. | ||