tanımlanan - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

tanımlanan



"tanımlanan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 5 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tanımlanan identified s.
tanımlanan jiggy s.
tanımlanan pegged s.
tanımlanan signate s.
tanımlanan of ed.

"tanımlanan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 71 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bir tanım ile tanımlanan sözcük veya ifade definiendum i.
iki rakamıyla tanımlanan şey deuce i.
önceden tanımlanan predefined s.
yeniden tanımlanan redefined s.
kişi başına vergi olarak tanımlanan capitated s.
eğri yörünge ile tanımlanan trajectile s.
tam olarak tanımlanan delineated s.
Phrases
tarafından tanımlanan defined by expr.
Colloquial
nüfusun toplumsal istatistiklerle tanımlanan bölümü demo i.
statik elektrik ile tanımlanan staticky [us] s.
Idioms
tanımlanan şekilde that way zf.
Trade/Economic
stok kodu ile tanımlanan ürün sku i.
Law
hususi kanunda tanımlanan suç crime defined in special law i.
Insurance
tanımlanan nitelikteki hasarlara karşı bir tarafın diğer tarafı tazmin edeceği sözleşme hold-harmless agreement i.
Technical
üç eş ve eşdeğer açılı eksen ile tanımlanan kristal sistemi trigonal system i.
atalet özelliği bakımından tanımlanan bir cismin kütlesi inertial mass i.
dışarıda tanımlanan dosya externally described file i.
metrik terimlere göre tanımlanan bir hacim birimi metric capacity unit i.
Computer
dışarıda tanımlanan kütük externally described file i.
dışarıda tanımlanan veri externally described data i.
programda tanımlanan veri program-described data i.
program dışı tanımlanan veri externally described data i.
programda tanımlanan kütük program-described file i.
program dışı tanımlanan kütük externally described file i.
Informatics
dışarda tanımlanan veri externally described data i.
dışarda tanımlanan kütük externally described file i.
programda tanımlanan kütük program-described file i.
programda tanımlanan veri program-described data i.
Telecom
dışardan tanımlanan veri externally described data i.
programda tanımlanan veri program-described data i.
Architecture
(saçaklık ve kolon tipine göre tanımlanan) klasik mimari tarzı classicals orders i.
Marine
hızı geminin hızına eşit olan bir noktayla tanımlanan çember rolling circle of a paddle wheel i.
Medical
yeni tanımlanan kriterler newly defined criteria i.
Psychology
entelektüel bakış açısı, duyarlılık, içe dönüklük ve çekingenlik ile tanımlanan mizaç modeli cerebrotonia i.
bir insana rızası dışında dokunma ve o insanı okşama ile tanımlanan bir cinsel sapkınlık frotteurism i.
Pathology
cildin belirli bölgelerinde yoğun kaşıntı ile tanımlanan, kökeni bilinmeyen, kronik deri döküntüsü neurodermatosis i.
kas seğirmesi, kramp ve nöbet ile tanımlanan bir klinik nörolojik sendrom tetanilla i.
istemli kasların tonik kas gerilimi ile tanımlanan akut enfeksiyöz bakteriyel bir hastalık tetanus i.
sarı ışığa karşı duyarlılığın azalması ile tanımlanan ender bir dikromasi tetartanopia i.
kanda anormal trombosit azlığı ile tanımlanan bir kan hastalığı thrombocytopenia i.
kanda anormal trombosit azlığı ile tanımlanan bir kan hastalığı thrombopenia i.
kas seğirmesi, kramp ve nöbet ile tanımlanan bir nörolojik sendrom apyretic tetanus i.
kas seğirmesi, kramp ve nöbet ile tanımlanan bir nörolojik sendrom tetany i.
kas seğirmesi, kramp ve nöbet ile tanımlanan bir nörolojik sendrom intermittent tetanus i.
kas seğirmesi, kramp ve nöbet ile tanımlanan bir nörolojik sendrom intermittent cramp i.
yüksek beta-lipoprotein ve kolestrol seviyesi ile tanımlanan genetik bir hastalık hyperbetalipoproteinemia i.
böbrek hastalığı ile tanımlanan nephropathic s.
beyindeki ilerleyici nöron kaybıyla tanımlanan neurodegenerative s.
idrar zorluğu ile tanımlanan tenesmic s.
Math
maria agnesi tarafından tanımlanan üçüncü dereceden mutlak bir eğri witch i.
bir alan denklemini matematiksel anlamda daha kullanışlı hale getirmek için içerisinde tanımlanan ancak gözlemlenebilir fiziksel sonuçları olmayan fonksiyon gauge i.
Geometry
düz bir çizginin her yöne rastgele hareketi ile tanımlanan yüzey twisted surface i.
maria agnesi tarafından tanımlanan üçüncü dereceden mutlak eğri witch i.
Logic
tanımlanan şey analysandum i.
Statistics
n bölü m şeklinde tanımlanan, bir olayın m tane eşit olasılıklı durum içerisinde n kere gerçekleşme olasılığı mathematical probability i.
n bölü m şeklinde tanımlanan, bir olayın m tane eşit olasılıklı durum içerisinde n kere gerçekleşme olasılığı classical probability [uk] i.
Physics
gerçek bir materyalin özelliklerinden ziyade termodinamik yasaları ile tanımlanan sıcaklığı thermodynamic temperature i.
gerçek bir materyalin özelliklerinden ziyade termodinamik yasaları ile tanımlanan sıcaklığı absolute temperature i.
Biology
orijinal veya birincil tiple karşılaştırılıp onunla tanımlanan biyolojik bir örnek homotype i.
taksonun evrimleşirken alabileceği ve genetik, ekolojik veya diğer faktörlerce tanımlanan olası vücut biçimleri morphospace i.
organizmanın gelişirken alabileceği ve genetik, ekolojik veya diğer faktörlerce tanımlanan olası vücut biçimleri morphospace i.
ekolojik çalışmalarda tanımlanan dört veya daha fazla bitki örtüsü seviyelerinden biri moss layer i.
Astronomy
tanımlanan uçan nesne ifo (identified flying object) kısalt.
Education
morfografi ile tanımlanan fenomen veya görünüm morphography i.
Literature
aliterasyonla tanımlanan alliteral s.
Linguistics
tanımladığı sözcük tarafından tanımlanan (sözcük) circular s.
Environment
ekolojik çalışmalarda tanımlanan dört veya daha fazla bitki örtüsü seviyesinden biri tree layer i.
Geography
tropik bölgelerde oluşan, yüksek sıcaklık ve nem ile tanımlanan hava tropical air i.
Military
belirli bir birliğe atanan veya birlik ikmal maddeleri olarak tanımlanan ekipman ve malzemeler unit-related equipment and supplies i.
(hava savunmasında) hava tehdidi yönetim sorumluluğunun düşük ila orta irtifa kara-hava füzelerine bağlı olduğu çerçevede tanımlanan hava sahası boyutu low-altitude missile engagement zone (lomez) i.
Music
noah creshevsky tarafından gerçek çevremizde bulunan abartılı veya aşırı (hiper) yollarla ele alınan seslerden oluşturulmuş bir elektroakustik müzik dili olarak tanımlanan bir kompozisyon tarzı hyperrealism i.