Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
the border
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"the border"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Geography
1
Coğrafya
the border
i.
iskoçya ve ingiltere'nin sınır bölgeleri
"the border"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 28 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
the border with
i.
ile olan sınır
2
Genel
over the border
i.
sınır çizgisinin ötesi
3
Genel
over the border
i.
sınırın ötesi
4
Genel
drive across the border
f.
(araçla) sınırı geçmek
5
Genel
cross the border
f.
yurt dışına çıkış yapmak
6
Genel
slip over the border
f.
yurt dışına çıkış yapmak
7
Genel
drive across the border
f.
araçla sınır dışına çıkmak/sınırı geçmek
8
Genel
drive over the border
f.
yurt dışına çıkış yapmak
9
Genel
slip across the border
f.
yurt dışına çıkış yapmak
10
Genel
patrol the border
f.
sınır korumak
11
Genel
patrol the border
f.
sınırı korumak
12
Genel
guard the border
f.
sınırı korumak
13
Genel
guard the border
f.
sınır korumak
14
Genel
cross the border illegally
f.
yasadışı yollarla sınırdan geçmek
15
Genel
cross the border illegally
f.
yasadışı yollardan sınırı geçmek
16
Genel
prevent weapons from being illegally smuggled across the border
f.
silahların sınırdan yasa dışı yollarla kaçırılmasını engellemek
17
Genel
wait for a permission to cross the border
f.
sınırdan geçmek için izin beklemek
18
Genel
cross the border
f.
sınırı geçmek
19
Genel
mass troops along the border
f.
sınıra asker yığmak
20
Genel
live on the border of
f.
'nın sınırında yaşamak
Colloquial
21
Konuşma Dili
get someone across the border
f.
birini sınırdan geçirmek
Law
22
Hukuk
prevent weapons from being illegally smuggled across the border
f.
silahların sınırdan yasa-dışı yollarla alınması/kaçırılmasını engellemek
Politics
23
Siyasal
monitoring of the border
i.
sınır izleme
24
Siyasal
admission at the border
i.
sınırda kabul
25
Siyasal
drive over the border
f.
sınırı geçmek
26
Siyasal
cross the border
f.
sınırı geçmek
27
Siyasal
slip over the border
f.
sınırı geçmek
28
Siyasal
slip across the border
f.
sınırı geçmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of the border
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy