| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | through with someone f. | bir ilişkiye son vermek |
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | get through (with someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) geçmeyi başarmak |
| Öbek Fiiller | get through (with someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) geçebilmek |
| Öbek Fiiller | get through (with someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) ilişkisini bitirmek |
| Öbek Fiiller | get through (with someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) ilişkisine son vermek |
| Colloquial | ||
| Konuşma Dili | through with (someone or something) s. | (biriyle/bir şeyle) işi bitmiş |
| Konuşma Dili | through with (someone or something) s. | (birine/bir şeye) uyguladığı işlem bitmiş |
| Konuşma Dili | through with (someone or something) s. | (biriyle/bir şeyle) ilişkisi bitmiş/sona ermiş |
| Konuşma Dili | through with (someone or something) s. | (biriyle/bir şeyle) hiçbir bağı kalmamış |
| Konuşma Dili | through with (someone) expr. | (birini) tartaklaması bitince |
| Konuşma Dili | through with (someone) expr. | (birini) azarlaması bitince |
| Idioms | ||
| Deyim | run someone through (with something) f. | birini delik deşik etmek |
