|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
uyduruk/uydurulmuş hikaye |
fiction i.
|
|
2 |
Genel |
uydurulmuş ifadeler |
coined phrases i.
|
|
3 |
Genel |
uydurulmuş şey |
tale i.
|
|
4 |
Genel |
uydurulmuş şey |
throwaway i.
|
|
5 |
Genel |
gerçeği örtülü olarak açıklamak için uydurulmuş hikaye |
myth i.
|
|
6 |
Genel |
uydurulmuş şey |
coinage i.
|
|
7 |
Genel |
uydurulmuş hikaye |
figment i.
|
|
8 |
Genel |
zamana uydurulmuş |
temporized s.
|
|
9 |
Genel |
sonradan uydurulmuş |
apocryphal s.
|
|
10 |
Genel |
zamana uydurulmuş |
temporised s.
|
|
11 |
Genel |
kasıtlı olarak uydurulmuş |
mythic s.
|
|
Phrases |
|
12 |
İfadeler |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very eager mother just served us nine pizzas expr.
|
|
13 |
İfadeler |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very educated mother just served us nine pizzas expr.
|
|
14 |
İfadeler |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very easy method just speeds up naming planets expr.
|
|
15 |
İfadeler |
bir matematik denklemini hesaplarken izlenecek yolu (paretheses (parantezler), exponents (kuvvetler), multiplication (çarpma) ve division (bölme), addidition (toplama) ve subtraction (çıkartma)) hatırlamak için uydurulmuş anımsatıcı bir cümle |
please excuse my dear aunt sally expr.
|
|
16 |
İfadeler |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very eager mother just served us nine pumpkins expr.
|
|
Idioms |
|
17 |
Deyim |
baş harflerinden ingilizce olarak gökkuşağının renklerini (red, orange, yellow, green, blue, indigo, violet) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
richard of york gave battle in vain i.
|
|
18 |
Deyim |
baş harflerinden ingilizce olarak gökkuşağının renklerini (red, orange, yellow, green, blue, indigo, violet) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
roy g. biv i.
|
|
|
19 |
Deyim |
baş harflerinden sol anahtarındaki notaları hatırlamak için uydurulmuş bir ipucu (e, g, b, d, f) |
every good boy deserves favor expr.
|
|
20 |
Deyim |
baş harflerinden sol anahtarındaki notaları hatırlamak için uydurulmuş bir ipucu (e, g, b, d, f) |
every good boy deserves food expr.
|
|
21 |
Deyim |
baş harflerinden sol anahtarındaki notaları hatırlamak için uydurulmuş bir ipucu (e, g, b, d, f) |
every good boy deserves fudge expr.
|
|
22 |
Deyim |
baş harflerinden sol anahtarındaki notaları hatırlamak için uydurulmuş bir ipucu (e, g, b, d, f) |
every good boy does fine expr.
|
|
23 |
Deyim |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very eager mother just served us nachos expr.
|
|
24 |
Deyim |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very eager mother just served us noodles expr.
|
|
25 |
Deyim |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very educated mother just served us nachos expr.
|
|
26 |
Deyim |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very educated mother just served us nine pumpkins expr.
|
|
27 |
Deyim |
sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
my very educated mother just served us noodles expr.
|
|
28 |
Deyim |
ana yönlerin ingilizce isimlerini (north, east, south, west) saat yönünde hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
never eat shredded wheat expr.
|
|
29 |
Deyim |
baş harflerinden ingilizce olarak gökkuşağının renklerini (red, orange, yellow, green, blue, indigo, violet) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle |
roygbiv kısalt.
|
|
Law |
|
30 |
Hukuk |
dava sürecindeki değerlendirmeyi jüriye taşımak için uydurulmuş hukuki mesele |
feigned issue i.
|
|
Media |
|
31 |
Medya |
gerçek haber gibi gösterilen uydurulmuş haber |
fake news i.
|
|
Psychology |
|
32 |
Psikoloji |
yeni uydurulmuş kelimeleri sık kullanma ile belirgin konuşma |
neolalia i.
|
|
Math |
|
33 |
Matematik |
uydurulmuş eğri |
fitted curve i.
|
|
Linguistics |
|
34 |
Dilbilim |
yeni uydurulmuş söz ve tabirler |
neologianism i.
|
|
Religious |
|
35 |
Dini |
sonradan uydurulmuş |
uncanonical s.
|
|
Slang |
|
36 |
Argo |
kıçından/götünden uydurulmuş |
pulled out of (one's) ass s.
|
|
37 |
Argo |
kıçından/götünden uydurulmuş uydurulmuş |
pulled out of (one's) ass s.
|
|
38 |
Argo |
kıçından/götünden uydurulmuş |
pulled out of (one's) ass s.
|
|
|
39 |
Argo |
bir tarafından uydurulmuş bilgi |
pidooma (pulled it directly out of my ass) expr.
|
|
British Slang |
|
40 |
İngiliz Argosu |
bilinmeyen/uydurulmuş hastalık |
the dreaded lurgy i.
|
|
Modern Slang |
|
41 |
Modern Argo |
telif hakkı tuzağı olarak kullanılmak amacıyla uydurulmuş var olmayan bir şehir |
agloe i.
|
|