Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Konuşma Dili | uzun yıllar | donkey's years expr. |
Idioms | ||
Deyim | uzun yıllar | donkey's ears i. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Colloquial | ||||
Konuşma Dili | uzun yıllar boyunca | for many years expr. | ||
We all share the conviction that failure in this area would damage the project of enlargement for many years to come. Bu alandaki başarısızlığın genişleme projesine uzun yıllar boyunca zarar vereceği kanaatini hepimiz paylaşıyoruz. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | diğer kardeşlerinden uzun yıllar sonra doğmuş çocuk | laat lammetjie [south african] i. | ||
Genel | uzun yıllar hizmet veren | long-serving s. | ||
Genel | uzun yıllar boyunca | through long ages zf. | ||
Genel | önümüzdeki uzun yıllar boyunca | for years to come zf. | ||
Idioms | ||||
Deyim | çok uzun yıllar evliliğini sürdüren yaşlı çift | darby and joan i. | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | uzun yıllar süren hizmet | long service i. | ||
Agriculture | ||||
Tarım | uzun yıllar boyunca (yonca) belirli bir ekinin yetiştirildiği bir arazi | oldfield i. | ||
Tarım | uzun yıllar boyunca (yonca) belirli bir ekinin yetiştirildiği bir arazi | old-field i. |