Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Konuşma Dili | varacak | is due exclam. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | aşırıya varacak derecede tutturmak | overassert f. |
Genel | '- e varacak şekilde | till [scottish] ed. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bir şeye/bir şey yapmaya varacak kadar | to the point of something/of doing something expr. |
Öbek Fiiller | bir şeye/bir şey yapmaya varacak derecede | to the point of something/of doing something expr. |
Öbek Fiiller | bir şeye/bir şey yapmaya varacak ölçüde | to the point of something/of doing something expr. |
Speaking | ||
Konuşma | bunun sonu nereye varacak? | where will this end up? expr. |
Konuşma | bunun sonu nereye varacak? | where is this going to lead into? expr. |