|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
kendi eylemi vasıtasıyla hakkını iskat ve iptal etme |
estopping i.
|
|
2 |
Genel |
teleferik vasıtasıyla taşıma |
telpherage i.
|
|
3 |
Genel |
telefon vasıtasıyla tedavi |
telemedicine i.
|
|
4 |
Genel |
bir kabloya tutturulmuş ve onun vasıtasıyla hareket eden büyük kabin |
cable car i.
|
|
5 |
Genel |
taşlar vasıtasıyla geleceği söyleme |
lithomancy i.
|
|
6 |
Genel |
sifon vasıtasıyla boşaltma |
siphonage i.
|
|
7 |
Genel |
elektronik bir cihaz vasıtasıyla izleme |
electronic tagging i.
|
|
|
8 |
Genel |
yasal kanallar vasıtasıyla |
through legal channels i.
|
|
9 |
Genel |
medyum vasıtasıyla bağlantı |
rapport i.
|
|
10 |
Genel |
kültürel araçlar vasıtasıyla kolayca yayılan, özellikle çocukları ve kolay etkilenen insanları etkileyen yaygın bir düşünce ya da düşünce şekli |
meme i.
|
|
11 |
Genel |
fikir, inanç yahut inanç sistemi, kültür aracılığıyla yayılan yahut anne babadan geçen kültürel miras, gözlemleme ya da iletişim araçları vasıtasıyla edinilen davranış şekli |
meme i.
|
|
12 |
Genel |
sömürgeci yöntemler vasıtasıyla elde etmeme |
nonexploitation i.
|
|
13 |
Genel |
internet vasıtasıyla birleşmiş, benzer düşüncelere sahip insan grubu |
network army i.
|
|
14 |
Genel |
gayri resmi sosyal toplantılar vasıtasıyla iş bağlantıları kuran kimse |
networker i.
|
|
15 |
Genel |
(şintoizm'de) insanlara sadece kutsal ruhlar vasıtasıyla bildirildiğine inanılan hakikat yolu |
makoto i.
|
|
16 |
Genel |
fabrika veya makine vasıtasıyla üretim yapan kurum |
mill i.
|
|
17 |
Genel |
eşyaların çubuk veya misina vasıtasıyla çıkarıldığı bir tür torba |
fish pond i.
|
|
18 |
Genel |
eşyaların çubuk veya misina vasıtasıyla çıkarıldığı bir tür torba |
fishpond i.
|
|
19 |
Genel |
asker vasıtasıyla halka zulmetmek |
dragoon f.
|
|
20 |
Genel |
sözlük vasıtasıyla konuşmak |
talk through dictionary f.
|
|
21 |
Genel |
banka vasıtasıyla ödemek |
pay through the bank f.
|
|
22 |
Genel |
vasiyetname vasıtasıyla bağışlamak |
predispose f.
|
|
23 |
Genel |
(derenin) suyunu kanal vasıtasıyla yönlendirmek |
flume f.
|
|
24 |
Genel |
kendi eylemi vasıtasıyla hakkı iskat ve iptal edilmiş |
estopped s.
|
|
25 |
Genel |
taşlar vasıtasıyla geleceği söyleyen |
lithomantic s.
|
|
26 |
Genel |
sırasıyla iki kişi vasıtasıyla ulaşan |
thirdhand s.
|
|
27 |
Genel |
katılım vasıtasıyla kurulan girişime ait veya ilişkili |
participation s.
|
|
28 |
Genel |
diyagram vasıtasıyla |
diagrammatically zf.
|
|
29 |
Genel |
onun vasıtasıyla |
wherewith zf.
|
|
30 |
Genel |
iç organlar vasıtasıyla |
enterally zf.
|
|
31 |
Genel |
in yakınında vasıtasıyla |
at the hands of zf.
|
|
32 |
Genel |
bir arkadaş vasıtasıyla |
through a friend zf.
|
|
33 |
Genel |
tercüman vasıtasıyla |
through a translator zf.
|
|
34 |
Genel |
temsilci vasıtasıyla |
through a representative zf.
|
|
35 |
Genel |
temsilci vasıtasıyla |
through an agent zf.
|
|
36 |
Genel |
yasal yollar vasıtasıyla |
through legal channels zf.
|
|
37 |
Genel |
bilgisayar vasıtasıyla |
through/via computer zf.
|
|
38 |
Genel |
bir aracı vasıtasıyla |
through an intermediary zf.
|
|
39 |
Genel |
(baba tarafından) akrabalık vasıtasıyla |
agnatically zf.
|
|
40 |
Genel |
teknoloji vasıtasıyla |
technologically zf.
|
|
41 |
Genel |
römorkörler vasıtasıyla |
tuggingly zf.
|
|
42 |
Genel |
rahip veya rahiplik sistemi vasıtasıyla |
sacerdotally zf.
|
|
43 |
Genel |
evrim vasıtasıyla |
evolutionarily zf.
|
|
44 |
Genel |
bir şey vasıtasıyla |
wherewithal zf.
|
|
45 |
Genel |
onun vasıtasıyla |
whereby bağ.
|
|
46 |
Genel |
onun vasıtasıyla |
wherewithal bağ.
|
|
47 |
Genel |
vasıtasıyla anlamı veren ön ek |
bye- ök.
|
|
|
48 |
Genel |
vasıtasıyla değiştirmek anlamı veren son ek |
-ize snk.
|
|
49 |
Genel |
vasıtasıyla değiştirmek anlamı veren son ek |
-ise snk.
|
|
Phrasals |
|
50 |
Öbek Fiiller |
(özellikle otomatik seyir yardımcıları vasıtasıyla) bir noktaya yönelmek |
range in f.
|
|
51 |
Öbek Fiiller |
asit vasıtasıyla metal levhaları aşındırmak |
bite in f.
|
|
52 |
Öbek Fiiller |
asit vasıtasıyla metal levhaları paslatmak |
bite in f.
|
|
53 |
Öbek Fiiller |
(birinin) vasıtasıyla yapmak |
go through someone f.
|
|
54 |
Öbek Fiiller |
(bir aracı) vasıtasıyla iletişim kurmak |
go through (one) f.
|
|
55 |
Öbek Fiiller |
üzerinden/vasıtasıyla/boyunca yavaşça süzülmek |
float through f.
|
|
56 |
Öbek Fiiller |
üzerinden/vasıtasıyla/boyunca yavaşça ilerlemek |
float through f.
|
|
57 |
Öbek Fiiller |
vasıtasıyla ödemek |
pay through f.
|
|
Colloquial |
|
58 |
Konuşma Dili |
başkası vasıtasıyla |
through someone else expr.
|
|
Idioms |
|
59 |
Deyim |
bir aracı vasıtasıyla iletişim kurmak |
go through one f.
|
|
60 |
Deyim |
bir şey vasıtasıyla |
by means of something expr.
|
|
61 |
Deyim |
(bir şey) vasıtasıyla |
by virtue of (something) expr.
|
|
62 |
Deyim |
(bir şey) vasıtasıyla |
by way of (something) expr.
|
|
Trade/Economic |
|
63 |
Ticaret/Ekonomi |
mülkünü emanet hesabı vasıtasıyla varisine bırakan vasi |
trustor i.
|
|
64 |
Ticaret/Ekonomi |
aracı vasıtasıyla ticaret |
trade away i.
|
|
65 |
Ticaret/Ekonomi |
fon sağlamayıp kredi veren bir finans kurumu vasıtasıyla, farklı bir ülkede bir şirketten diğerine verilen (kredi) |
back-to-back s.
|
|
66 |
Ticaret/Ekonomi |
kanun vasıtasıyla |
by act of law expr.
|
|
67 |
Ticaret/Ekonomi |
vekil vasıtasıyla |
by proxy expr.
|
|
68 |
Ticaret/Ekonomi |
vekil vasıtasıyla |
through a representative expr.
|
|
Law |
|
69 |
Hukuk |
mülkünü emanet hesabı vasıtasıyla varisine bırakan vasi |
truster [scottish] i.
|
|
70 |
Hukuk |
neşir vasıtasıyla işlenen suç |
offense committed by means of publication i.
|
|
71 |
Hukuk |
öğrenmenin eser sahiplerinin çoğaltma ve basmaya ilişlin münhasır haklarının korunması vasıtasıyla teşvik edilmesine dair kanun |
the statute of anne i.
|
|
72 |
Hukuk |
vekil vasıtasıyla yapılan evlilik |
proxy wedding i.
|
|
73 |
Hukuk |
vekil vasıtasıyla yapılan evlilik |
proxy marriage i.
|
|
74 |
Hukuk |
sert yaptırım ve cezalar vasıtasıyla organize suçla mücadeleyi amaçlayan yasa |
anti-racketeering law i.
|
|
75 |
Hukuk |
sert yaptırım ve cezalar vasıtasıyla organize suçla mücadeleyi amaçlayan yasa |
rico i.
|
|
76 |
Hukuk |
sert yaptırım ve cezalar vasıtasıyla organize suçla mücadeleyi amaçlayan yasa |
racketeer influenced and corrupt organizations act i.
|
|
77 |
Hukuk |
sert yaptırım ve cezalar vasıtasıyla organize suçla mücadeleyi amaçlayan yasa |
rico act i.
|
|
78 |
Hukuk |
naip hakim vasıtasıyla |
through delegated judge expr.
|
|
79 |
Hukuk |
vekil vasıtasıyla |
by proxy expr.
|
|
Politics |
|
80 |
Siyasal |
bir veya daha fazla ülkenin mütevelli heyetleri vasıtasıyla bm uluslararası sistemi altındaki bir bölgenin idaresine yetkili olması |
trusteeship i.
|
|
81 |
Siyasal |
başka birinin vasıtasıyla gizli ve özel olarak gayri resmi yetki kullanan kimse |
gray eminence i.
|
|
82 |
Siyasal |
vekil vasıtasıyla |
through a representative expr.
|
|
Technical |
|
83 |
Teknik |
iki veya daha fazla verici istasyondan gemiye veya uçağa gelen radyo sinyalleri vasıtasıyla bir geminin veya uçağın konumunun belirlenmesi |
radio fix i.
|
|
84 |
Teknik |
çubuk veya değnek vasıtasıyla mesafe ölçümü |
baculometry i.
|
|
85 |
Teknik |
bir geçit vasıtasıyla trafik değişimi |
traffic exchange by a gateway i.
|
|
86 |
Teknik |
filtre vasıtasıyla numune alma |
filter sampling i.
|
|
87 |
Teknik |
referans değerler vasıtasıyla film banyo işlemlerinin kontrolü |
control of film processing by means of reference values i.
|
|
88 |
Teknik |
tamamlanan bir yörünge ve oluşan bağ vasıtasıyla işlem |
electron pairing i.
|
|
89 |
Teknik |
taşıtlarının metal parçalarının topraklama vasıtasıyla korunması |
protecting the metal parts of vehicles by the earthing i.
|
|
90 |
Teknik |
yoğunluk ölçer vasıtasıyla sıvıların özgül ağırlığını tespit eden bilim dalı |
araeometry i.
|
|
91 |
Teknik |
yoğunluk ölçer vasıtasıyla sıvıların özgül ağırlığını tespit eden bilim dalı |
areometry i.
|
|
92 |
Teknik |
çelik bir boru vasıtasıyla kaynak yapma sırasında iç kısmın pürüzsüz olmasını sağlayan birbirine eklenmiş üniteler dizisi |
mandril i.
|
|
93 |
Teknik |
(sıvıdan) tüp vasıtasıyla numune almak |
thieve f.
|
|
94 |
Teknik |
dişler vasıtasıyla birbirine geçmiş |
splined s.
|
|
95 |
Teknik |
gözle veya ışık vasıtasıyla işleyen |
optical s.
|
|
96 |
Teknik |
kanallar vasıtasıyla iletilebilir |
ductable s.
|
|
97 |
Teknik |
yoğunluk ölçer vasıtasıyla sıvıların özgül ağırlığını tespit eden bilim dalıyla ilgili |
araeometric s.
|
|
98 |
Teknik |
yoğunluk ölçer vasıtasıyla sıvıların özgül ağırlığını tespit eden bilim dalıyla ilgili |
araeometrical s.
|
|
99 |
Teknik |
ısı vasıtasıyla |
thermally zf.
|
|
100 |
Teknik |
kolorimetrik vasıtasıyla |
calorimetrically zf.
|
|
101 |
Teknik |
telgraf vasıtasıyla |
telegraphically zf.
|
|
Computer |
|
102 |
Bilgisayar |
bir web sitesi vasıtasıyla bilgisayarda dinlenebilen kayıt |
podcast i.
|
|
103 |
Bilgisayar |
bir dizi sembolik veriyi (bilgisayar programı vasıtasıyla) bilgisayar diline dönüştürmek |
assemble f.
|
|
Telecom |
|
104 |
Telekom |
bir görseli telgraf vasıtasıyla iletmeye yarayan araç |
telegraphoscope i.
|
|
Electric |
|
105 |
Elektrik |
ürettiği ısı vasıtasıyla elektrik akımının gücünü ölçen cihaz |
thermoelectrometer i.
|
|
106 |
Elektrik |
elektrik vasıtasıyla (müziğin vb.) belirli bir yere iletimi ile ilgili |
telelectric s.
|
|
Mechanic |
|
107 |
Mekanik |
döner elemanlar vasıtasıyla ilerlemek |
churn f.
|
|
Radio |
|
108 |
Radyo |
birbirine paralel olarak bağlanmış bir bobin ve bir kondansatör vasıtasıyla gerçekleştirilen ve elemanların değerine bağlı olarak belirli bir frekansta salınım yapan elektronik devre |
tank circuit i.
|
|
Construction |
|
109 |
İnşaat |
kablolar vasıtasıyla hareket eden bir platforma sahip, taşıtları nehrin diğer tarafına taşıyan köprü |
transporter bridge i.
|
|
110 |
İnşaat |
kablolar vasıtasıyla hareket eden bir platforma sahip, taşıtları nehrin diğer tarafına taşıyan köprü |
aerial transfer bridge i.
|
|
111 |
İnşaat |
kablolar vasıtasıyla hareket eden bir platforma sahip, taşıtları nehrin diğer tarafına taşıyan köprü |
ferry bridge i.
|
|
Dyeing |
|
112 |
Boyacılık |
çeşitli renkli noktalar ve desen vasıtasıyla oluşan renk |
nonsolid color i.
|
|
113 |
Boyacılık |
çeşitli renkli noktalar ve desen vasıtasıyla oluşan renk |
nonsolid colour i.
|
|
Transportation |
|
114 |
Ulaştırma |
kapıdan kapıya taşıma alanında bütünleme yöntemi vasıtasıyla en az iki farklı ulaşım biçimi kullanılmasını öneren taşımacılık sistemi |
intermodality i.
|
|
Railway |
|
115 |
Demiryolu |
mekanik bir cihaz vasıtasıyla vagonlardan lokomotife aktarılan sinyal |
train signal i.
|
|
116 |
Demiryolu |
iki demiryolunun makas göbeği vasıtasıyla birleştiği nokta |
transfer i.
|
|
117 |
Demiryolu |
taşıtlarının metal parçalarının topraklama vasıtasıyla korunması |
protection by the earthing of metal parts of vehicles i.
|
|
Aeronautic |
|
118 |
Havacılık |
halat vasıtasıyla kontrol edilen kanat |
traction kite i.
|
|
119 |
Havacılık |
halat vasıtasıyla kontrol edilen kanat |
power kite i.
|
|
Marine |
|
120 |
Denizcilik |
prasya vasıtasıyla yatay olarak hareket ettirmek |
brace a yard f.
|
|
Mining |
|
121 |
Maden |
kaldırma vasıtasıyla madenden cevher, su çıkarılan şaft |
whim shaft i.
|
|
Medical |
|
122 |
Medikal |
kimyasal maddeler vasıtasıyla hastalığın (özellikle kanser) önlenmesi |
chemoprevention i.
|
|
123 |
Medikal |
sıvı besinlerin burun içinden ve mideden geçen bir tüp vasıtasıyla mideye iletilmesi |
nasogastric feeding i.
|
|
124 |
Medikal |
böbreğin cilde kesik atılarak deri altına sokulan tüp vasıtasıyla incelenmesini sağlayan tıbbi alet |
nephroscope i.
|
|
125 |
Medikal |
elektronik araçlar vasıtasıyla alınan bilgilere dayanarak doktor tarafından konulan teşhis |
telediagnosis i.
|
|
126 |
Medikal |
termograf vasıtasıyla oluşturulan grafik kayıt |
thermogram i.
|
|
127 |
Medikal |
termograf vasıtasıyla oluşturulan grafik kayıt |
thermograph i.
|
|
128 |
Medikal |
galvanik elektrikle ısıtılan bir tel vasıtasıyla tedavi etme |
galvanocautery i.
|
|
129 |
Medikal |
(çocuğu, hastayı) tüp vasıtasıyla beslemek |
tube-feed f.
|
|
130 |
Medikal |
sektrofotometre vasıtasıyla |
spectrophotometrically zf.
|
|
Anatomy |
|
131 |
Anatomi |
damar vasıtasıyla |
endovenous s.
|
|
Psychology |
|
132 |
Psikoloji |
kararsızlık, kaygı, saldırganlık gibi davranışlar vasıtasıyla ayırt edilebilen bir kişilik özelliği |
neuroticism i.
|
|
133 |
Psikoloji |
duyular, deneyim ya da mantık vasıtasıyla bilgi edinme süreci ile ilgili olmayan |
noncognitive s.
|
|
Dentistry |
|
134 |
Diş Hekimliği |
dişteki öncü mine hücreleri vasıtasıyla mine üretimi |
amelogenesis i.
|
|
Physiology |
|
135 |
Fizyoloji |
metabolik süreçler vasıtasıyla ısı oluşturan |
thermogenic s.
|
|
136 |
Fizyoloji |
metabolik süreçler vasıtasıyla ısı oluşturan |
thermogenous s.
|
|
Pathology |
|
137 |
Patoloji |
tetanostan ölen bir kimseden geçen bir mikrop vasıtasıyla et suyunda oluşan zehirli bir baz |
tetanin i.
|
|
138 |
Patoloji |
dejeneratif lezyonlar, özellikle de sarmal, ürinifer tübüler vasıtasıyla tespit edilebilen bir böbrek hastalığı |
nephrotic s.
|
|
Pharmaceutics |
|
139 |
Eczacılık |
kimyasallar vasıtasıyla zararsız hale getirilmiş ve bağışıklığı harekete geçirmekte kullanılan bir bakteriyel toksin madde |
toxoid i.
|
|
140 |
Eczacılık |
kimyasallar vasıtasıyla zararsız hale getirilmiş ve bağışıklığı harekete geçirmekte kullanılan bir bakteriyel toksin madde |
anatoxin i.
|
|
Optics |
|
141 |
Optik |
fotoğrafı telgraf vasıtasıyla çoğaltmaya yarayan cihaz |
telestereograph i.
|
|
Math |
|
142 |
Matematik |
trigonometrik fonksiyonlar vasıtasıyla elde edilen çözüm |
trigonometric solution i.
|
|
Physics |
|
143 |
Fizik |
termoelektrik akım vasıtasıyla sıcaklığı ölçen termometre |
thermel i.
|
|
144 |
Fizik |
termoelektrik akım vasıtasıyla sıcaklığı ölçen termometre |
electric thermometer i.
|
|
145 |
Fizik |
termoelektrik akım vasıtasıyla sıcaklığı ölçen termometre |
thermoelectric thermometer i.
|
|
146 |
Fizik |
görüntünün optik cihaz vasıtasıyla göze geldiği açıyla çıplak gözle göründüğü açının oranı |
angular magnification i.
|
|
147 |
Fizik |
termometre vasıtasıyla |
thermometrically zf.
|
|
148 |
Fizik |
termostat vasıtasıyla |
thermostatically zf.
|
|
Chemistry |
|
149 |
Kimya |
metabolik süreçler vasıtasıyla ısı oluşumu |
thermogenesis i.
|
|
150 |
Kimya |
hidroliz vasıtasıyla beta-truksilinden elde edilen bir asit |
truxinic acid i.
|
|
151 |
Kimya |
hidroliz vasıtasıyla beta-truksilinden elde edilen bir asit |
beta-truxillic acid i.
|
|
152 |
Kimya |
hidroliz vasıtasıyla beta-truksilinden elde edilen bir asit |
beta-truxinic acid i.
|
|
153 |
Kimya |
iki farklı atom vasıtasıyla koordine edebilen |
ambidentate s.
|
|
154 |
Kimya |
iki farklı atom vasıtasıyla koordine edebilen |
amphidentate s.
|
|
Biology |
|
155 |
Biyoloji |
ısı vasıtasıyla sterilizasyon |
thermosterilization i.
|
|
Social Sciences |
|
156 |
Sosyal Bilimler |
cinsel ilişki sırasında aktif pozisyon üstlenen ve genital bölgesinin doğrudan uyarılmasından çok cinsel partnerinin vasıtasıyla haz yaşamayı önceleyen lezbiyen kimliği |
stone butch i.
|
|
Linguistics |
|
157 |
Dilbilim |
konuşma seslerinin tutarlı bir grafik formda (alfabe vasıtasıyla) gösterimi |
alphabetism i.
|
|
Religious |
|
158 |
Dini |
(ruhlar vasıtasıyla) nesnelerin bir yerde ortadan kaybolup başka yerde ortaya çıkması |
asport i.
|
|
159 |
Dini |
hz muhammed'in kızı fatma ve yeğeni ali vasıtasıyla gelen altsoyu |
seid i.
|
|
Philosophy |
|
160 |
Felsefe |
doğayı temel alan ve felsefi sorunları doğa bilimleri vasıtasıyla inceleyen bir felsefe akımı |
new realism i.
|
|
Environment |
|
161 |
Çevre |
cilt vasıtasıyla alına doz |
dermally absorbed dose i.
|
|
Meteorology |
|
162 |
Meteoroloji |
gökyüzünde yaşanan meteorolojik olayları ölçüm cihazı vasıtasıyla kaydeden cihaz |
telemeteorograph i.
|
|
163 |
Meteoroloji |
gökyüzünde yaşanan meteorolojik olayları ölçüm cihazları vasıtasıyla kayıt altına alma |
telemeteorography i.
|
|
Geology |
|
164 |
Jeoloji |
bir nehrin yatak aşındırması vasıtasıyla başka bir nehri kendine katması |
river capture i.
|
|
Military |
|
165 |
Askeri |
ağlar vasıtasıyla indirme |
net loading i.
|
|
166 |
Askeri |
deniz kuvvetleri vasıtasıyla |
navally zf.
|
|
Photography |
|
167 |
Fotoğrafçılık |
objektif vasıtasıyla resimleri görüntülemeye yarayan bir araç |
alethoscope i.
|
|
Abbreviation |
|
168 |
Kısaltma |
cildin elektrik uyarımı vasıtasıyla ağrının giderilmesi |
tens (transcutaneous electrical nerve stimulation) i.
|
|
Engineering |
|
169 |
Engineering |
bilimsel bilgiyi sanat veya bilim vasıtasıyla gündelik problemlere uygulayan bir disiplin |
applied science i.
|
|
170 |
Engineering |
bilimsel bilgiyi sanat veya bilim vasıtasıyla gündelik problemlere uygulayan bir disiplin |
engineering science i.
|
|
171 |
Engineering |
(sistoskopide) araçlar vasıtasıyla tedavi |
instrumentation i.
|
|
Slang |
|
172 |
Argo |
bir hücreden diğerine ip veya sicim vasıtasıyla yollanan mektuplar veya poşetler |
kitestringing i.
|
|