yapılamaz - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

yapılamaz



"yapılamaz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 8 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
yapılamaz impracticable s.
General
yapılamaz insusceptible s.
yapılamaz impractical s.
yapılamaz unfeasible s.
yapılamaz unmakable s.
yapılamaz unpracticable [obsolete] s.
yapılamaz infeasible s.
Technical
yapılamaz impracticable s.

"yapılamaz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 29 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ayırma görevi gören aşılamaz veya bağlantı yapılamaz boşluk gulf i.
yapılamaz olma impossibility i.
çevirisi yapılamaz untranslatable s.
gösterimi yapılamaz nitelikte nondemonstrable s.
alıntı yapılamaz anti-quote s.
baskı yapılamaz unconstrainable s.
alıntı yapılamaz unquotable s.
yenisi yapılamaz unreproducible s.
baskı yapılamaz unsubduable s.
daha iyisi yapılamaz unsurpassable s.
daha iyisi yapılamaz unsurpassed s.
daha iyisi yapılamaz untouchable s.
Phrases
aralarında kıyaslama yapılamaz/olamaz there's no comparison between expr.
Proverb
gerekli malzeme olmadan bir iş yapılamaz you can't make bricks without straw
gerekli malzeme olmadan bir iş yapılamaz you cannot make bricks without straw
tek bir kanıtla genelleme yapılamaz one swallow does not a spring make
tek bir kanıtla genelleme yapılamaz one swallow does not make a spring
iki şey aynı anda yapılamaz you can't dance at two weddings at the same time
iki şey aynı anda yapılamaz you can't sit in two chairs at the same time
iki şey aynı anda yapılamaz you can't sit in two chairs with one butt
Speaking
buna dayanarak bir şey yapılamaz that's nothing to go by expr.
18 yaşını doldurmayanlara alkollü içkilerin satışı veya sunumu yapılamaz; yapanlar hakkında yasal işlem uygulanır it is forbidden to sell or serve alcoholic beverages to persons under 18; those acting otherwise shall be subject to legal actions expr.
Law
reform yapılamaz unreformable s.
üzerinde değişiklik yapılamaz unforgeable s.
Technical
bağlantı yapılamaz unbridgeable s.
Computer
yeniden yapılamaz can't redo expr.
Traffic
park yapılamaz işareti no parking sign i.
u- dönüşü yapılamaz no u-turn expr.
Cinema
filmi yapılamaz uncinematic s.