Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | yenilenebilir | renewable s. | ||
This is for a renewable period of one year. Bu bir yıllık yenilenebilir bir süre içindir. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Teknik | yenilenebilir | renewable s. | ||
Recent years have, however, seen great progress in the development of renewable biogas. Bununla birlikte son yıllarda yenilenebilir biyogazın geliştirilmesinde büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. More Sentences |
||||
Food Engineering | ||||
Gıda | yenilenebilir | renewable s. | ||
Fish stocks are a truly natural resource and should be renewable for all time. Balık rezervleri gerçek anlamda doğal bir kaynaktır ve her zaman için yenilenebilir olmalıdır. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | yenilenebilir | restorable s. | ||
Genel | yenilenebilir | replenishable s. | ||
Technical | ||||
Teknik | yenilenebilir | regenerable s. |