Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
yoğunlaşmak
"yoğunlaşmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
yoğunlaşmak
concentrate
f.
2
Yaygın Kullanım
yoğunlaşmak
concentrate
f.
General
3
Genel
yoğunlaşmak
zero in on
f.
4
Genel
yoğunlaşmak
center
f.
5
Genel
yoğunlaşmak
intensify
f.
6
Genel
yoğunlaşmak
densify
f.
7
Genel
yoğunlaşmak
concentrate on
f.
8
Genel
yoğunlaşmak
become intense
f.
9
Genel
yoğunlaşmak
zoom
f.
10
Genel
yoğunlaşmak
thicken
f.
11
Genel
yoğunlaşmak
centre
f.
12
Genel
yoğunlaşmak
become dense
f.
13
Genel
yoğunlaşmak
condense
f.
14
Genel
yoğunlaşmak
center upon
f.
15
Genel
yoğunlaşmak
inspissate
f.
16
Genel
yoğunlaşmak
concentre
f.
17
Genel
yoğunlaşmak
pack
f.
18
Genel
yoğunlaşmak
sink
f.
19
Genel
yoğunlaşmak
strike
f.
Phrasals
20
Öbek Fiiller
yoğunlaşmak
hot up
f.
21
Öbek Fiiller
yoğunlaşmak
key in
f.
22
Öbek Fiiller
yoğunlaşmak
kick up
f.
23
Öbek Fiiller
yoğunlaşmak
zoom in (on someone or something)
f.
24
Öbek Fiiller
yoğunlaşmak
pan in (on someone or something)
f.
25
Öbek Fiiller
yoğunlaşmak
heat up
f.
26
Öbek Fiiller
yoğunlaşmak
thicken up
f.
Idioms
27
Deyim
yoğunlaşmak
get hot
f.
28
Deyim
yoğunlaşmak
hang heavy
f.
29
Deyim
yoğunlaşmak
lie heavy
f.
30
Deyim
yoğunlaşmak
run high
f.
31
Deyim
yoğunlaşmak
turn the heat up
f.
Chemistry
32
Kimya
yoğunlaşmak
condensate
f.
33
Kimya
yoğunlaşmak
be condensed
f.
34
Kimya
yoğunlaşmak
condense
f.
"yoğunlaşmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 40 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
branşı doğrultusunda yoğunlaşmak
major
f.
2
Genel
yoğunlaşmak (yağış)
precipitate
f.
3
Genel
bir konuya yoğunlaşmak
stick to
f.
4
Genel
üzerinde yoğunlaşmak
centre on
f.
5
Genel
üzerinde yoğunlaşmak
centre upon
f.
6
Genel
üzerinde yoğunlaşmak
centre in
f.
7
Genel
yeniden yoğunlaşmak
reconcentrate
f.
Phrasals
8
Öbek Fiiller
üzerinde yoğunlaşmak
bear down
i.
9
Öbek Fiiller
(birine veya bir şeye) yoğunlaşmak
circle around
f.
10
Öbek Fiiller
bir konu üzerinde yoğunlaşmak
concentrate on
f.
11
Öbek Fiiller
bir konu üzerinde yoğunlaşmak
concentrate upon
f.
12
Öbek Fiiller
çevresinde yoğunlaşmak
centre round
f.
13
Öbek Fiiller
çevresinde yoğunlaşmak
centre upon
f.
14
Öbek Fiiller
çevresinde yoğunlaşmak
centre around
f.
15
Öbek Fiiller
çevresinde yoğunlaşmak
centre on
f.
16
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) yoğunlaşmak
zoom in (on someone/something)
f.
17
Öbek Fiiller
git gide güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak
bubble up
f.
18
Öbek Fiiller
yavaş yavaş güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak
bubble up
f.
19
Öbek Fiiller
fark ettirmeden güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak
bubble up
f.
20
Öbek Fiiller
alttan alta güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak
bubble up
f.
21
Öbek Fiiller
içten içe güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak
bubble up
f.
22
Öbek Fiiller
birine/bir şeye yoğunlaşmak
concentrate upon someone or something
f.
23
Öbek Fiiller
biri/bir şey üzerine/üzerinde yoğunlaşmak
concentrate upon someone or something
f.
24
Öbek Fiiller
birine/bir şeye yoğunlaşmak
concentrate on someone or something
f.
25
Öbek Fiiller
biri/bir şey üzerine/üzerinde yoğunlaşmak
concentrate on someone or something
f.
26
Öbek Fiiller
birine/bir şeye yoğunlaşmak
concentrate on (someone or something)
f.
27
Öbek Fiiller
biri/bir şey üzerine/üzerinde yoğunlaşmak
concentrate on (someone or something)
f.
28
Öbek Fiiller
(biri/bir şey) üzerinde yoğunlaşmak
pick on (someone or something)
f.
29
Öbek Fiiller
birden yoğunlaşmak
flare up
f.
Colloquial
30
Konuşma Dili
üzerinde olmak/çalışmak/yoğunlaşmak
be onto
f.
Idioms
31
Deyim
(meselenin/konunun) derinine/özüne odaklanmak/yoğunlaşmak
look beneath the surface
f.
32
Deyim
tümden/hepten yoğunlaşmak
sink one's teeth into something
f.
33
Deyim
(birinin/bir şeyin)üstünde yoğunlaşmak
hang/lie heavy (on somebody/something)
f.
34
Deyim
bir amaca odaklanmak/yoğunlaşmak/yönelmek
have (one's) sights trained on (someone or something)
f.
35
Deyim
(bir şey) üzerinde yoğunlaşmak
keep (one's) mind on (something)
f.
36
Deyim
(bir şeye) yoğunlaşmak
turn up the heat (on someone or something)
f.
Technical
37
Teknik
(ısıtılan bitkisel yağlar) yoğunlaşmak ve bulanıklaşmak
break
f.
Traffic
38
Trafik
trafik yoğunlaşmak
(traffic) grow
f.
39
Trafik
trafik yoğunlaşmak
(traffic) increase
f.
Physics
40
Fizik
yeniden yoğunlaşmak
recondense
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yoğunlaşmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy