Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | şangırdamak | jangle f. | ||
The keys jangled as he dropped them into the bowl. Adam, anahtarları kaseye bırakırken anahtarlar şangırdadı. More Sentences |
||||
Genel | şangırdamak | clink f. | ||
Genel | şangırdamak | crash f. | ||
Genel | şangırdamak | chink f. |