|
- Oh, there's a butterfly!
- Ah, bir kelebek var!
- Oh, a chocolate bunny!
- Ah, çikolatalı tavşan!
- Oh, don't worry about that.
- Ah, o konuda endişelenmeyin.
- Oh, Mary, you look terrific!
- Ah, Mary, harika görünüyorsun!
- Oh, I'm really sorry.
- Ah, gerçekten üzgünüm.
- Oh, you noticed that, did you?
- Ah, bunu fark ettin, değil mi?
- Oh, I haven't decided what I'm going to do yet.
- Ah, ben henüz ne yapacağıma karar vermedim.
- Oh Mary, I think that your boyfriend's here!
- Ah, Mary, sanırım erkek arkadaşın burada!
- Oh, woman, you are the best wizard in the world!
- Ah, kadın, sen dünyadaki en iyi büyücüsün!
- Oh, Tom, it's just wonderful!
- Ah, Tom, bu harika!
- Oh, don't bother.
- Ah, zahmet etme.
- Oh yeah, I totally agree.
- Ah evet, tamamen katılıyorum.
- Oh, please call me Angela.
- Ah, bana lütfen Angela deyin.
- Oh, it's very kind of you to say so.
- Ah, böyle söylemeniz çok nazikçe.
- Oh, you'll get used to it soon!
- Ah, yakında alışırsın!
- Oh, I forgot my keys.
- Ah, anahtarlarımı unutmuşum.
- Oh, don't worry.
- Ah, endişelenme.
- Oh no, it's Friday the thirteenth!
- Ah hayır, on üçüncü cuma!
- Oh, Vassili, what brings you to this accursed place?
- Ah, Vassili, seni bu lanetli yere ne getiriyor?
- Oh, I forgot to buy milk.
- Ah, süt almayı unutmuşum.
- Oh, Tom, take me with you!
- Ah, Tom, beni de götür!
- Oh, come off it.
- Ah, hadi oradan.
- Oh my beloved childhood, I long for you with all my heart!
- Ah benim sevgili çocukluğum, seni tüm kalbimle özlüyorum!
- Oh, woe is me!
- Ah, vay anam vay!
- Oh, I'm so sorry.
- Ah, çok özür dilerim.
- Oh, that's a shame.
- Ah, çok yazık.
- Oh, please call me Angela.
- Ah, lütfen bana Angela de.
- Oh, a chocolate bunny!
- Ah, bir çikolata tavşan!
- Oh, I'll probably just stay home.
- Ah, muhtemelen evde kalacağım.
- Oh, there is a sun shower.
- Ah, güneşli havada yağmur var.
- Oh, have a heart.
- Ah, biraz insaflı ol.
- Oh, woman, you are the best wizard in the world!
- Ah, kadın, dünyadaki en iyi büyücü sensin!
- Oh, I forgot it!
- Ah, onu unuttum!
- Oh, that's silly.
- Ah, bu çok aptalca.
- Oh, that's crazy.
- Ah, bu çılgınlık.
- Oh, if I could see Mary's face once more in my life.
- Ah, Mary'nin yüzünü hayatımda bir kez daha görebilseydim.
- Oh, let me show you.
- Ah, sana göstereyim.
- Oh, how I long for the good old days!
- Ah, o eski güzel günleri nasıl da özlüyorum!
- Oh, it's quite simple, really.
- Ah, çok basit, gerçekten.
- Oh, I forgot to buy milk.
- Ah, süt satın almayı unutmuşum.
- Oh, please, stop that noise!
- Ah, o gürültüyü lütfen durdurun!
- Oh no, you have revealed our secret!
- Ah hayır, bizim sırrımızı açığa vurdun!
- Oh, I don't know if I agree with you.
- Ah, sana katılıyor muyum bilmiyorum.
- Oh, how I miss you!
- Ah, seni nasıl özledim!
- Oh, don't apologize.
- Ah, özür dileme.
- Oh, don't be like that.
- Ah, böyle olma.
- Oh, here comes Chris.
- Ah, işte Chris geliyor.
- Oh, say your name!
- Ah, adını söyle!
- Oh, I see.
- Ah, anlıyorum.
- Oh, if I catch you!
- Ah seni bir elime geçirsem!
- Oh, don't be like that.
- Ah, böyle yapma.
- Oh, two nights, please.
- Ah, iki gece lütfen.
- Oh, I'm sorry.
- Ah, üzgünüm.
- Oh, don't worry about it.
- Ah, bu konuda endişelenmeyin.
- Oh, there isn't much to tell.
- Ah, anlatacak çok şey yok.
- Oh, the train is being delayed.
- Ah, tren gecikiyor.
- Oh, now I understand.
- Ah, şimdi anlıyorum.
- Oh, how the Tree trembled!
- Ah, ağaç nasıl titredi!
- Oh, just put it anywhere.
- Ah, herhangi bir yere koy.
- Oh, he left.
- Ah, o gitti.
- Oh, sweet name of freedom!
- Ah, özgürlüğün tatlı ismi!
- Oh, that explains everything!
- Ah, bu her şeyi açıklıyor!
- Oh, my childhood was nice!
- Ah, çocukluğum güzeldi!
- Oh, give me a break.
- Ah, beni azıcık salın ya.
- Oh, I'm really sorry.
- Ah, çok özür dilerim.
- Oh, could you please answer the phone for me?
- Ah, lütfen benim için telefona cevap verir misin?
- Oh, let me show you.
- Ah, durun size göstereyim.
- Oh, I forgot to buy milk.
- Ah, süt satın almayı unuttum.
- Oh, that's crazy.
- Ah, bu çılgınca.
- Oh, I've broken a nail!
- Ah, tırnağım kırıldı!
- Oh, I forgot to buy milk.
- Ah, süt almayı unuttum.
- Oh, I'm terribly sorry.
- Ah, çok üzgünüm.
- Oh, you know who I'm talking about.
- Ah, kimden bahsettiğimi biliyorsun.
- Oh, is that the way you milk a cow?
- Ah, sen ineği böyle mi sağıyorsun?
- Oh, it's right over there.
- Ah, tam şurada.
- Oh, just my luck!
- Ah, şansıma bak!
- Oh no, you have revealed our secret!
- Ah hayır, sırrımızı açık ettin!
- Oh, look, Diana, what a lovely rainbow!
- Ah, bak, Diana, ne güzel bir gökkuşağı!
- Oh, dear pigeon, how I wish I had your wings!
- Ah, sevgili güvercin, senin kanatlarına sahip olmayı ne kadar isterdim!
- Oh yeah, I remember that.
- Ah evet, onu hatırlıyorum.
Show More (84)
|
|
- Ah, I forgot to buy tofu.
- Ah, tofu almayı unuttum.
- Ah Mei is an adorable girl.
- Ah Mei çok sevimli bir kız.
- Ah Mei is an adorable girl.
- Ah Mei sevimli bir kızdır.
- Ah, whatever.
- Ah, her neyse.
- Ah, wonderful.
- Ah, harika.
- Ah, I see!
- Ah, görüyorum!
- Ah, those Russians!
- Ah, şu Ruslar!
- Ah, I have been here before!
- Ah, buraya daha önce de gelmiştim!
- Ah, this is easy.
- Ah, bu kolaydır.
- Ah, so that's it!
- Ah, işte bu demek!
- Ah, I think I'm gonna cry.
- Ah, sanırım ağlayacağım.
- Ah, really?
- Ah, gerçekten mi?
- Ah, this is easy.
- Ah, bu kolay.
- Ah, that reminds me of the old days!
- Ah, bu bana eski günleri hatırlattı!
- Ah, that reminds me of the old days!
- Ah, o bana eski günleri hatırlatır.
- Ah, those Russians!
- Ah o Ruslar!
- Ah, I have been here before!
- Ah, daha önce orada bulunmuştum.
- Ah, you're a true friend.
- Ah, sen gerçek bir dostsun.
- Ah, when will they meet again?
- Ah, onlar ne zaman tekrar buluşacak?
- Ah, I see!
- Ah, anlıyorum!
- Ah, when will they meet again?
- Ah, bir daha ne zaman buluşacaklar?
- Ah, the coffee is really hot!
- Ah, kahve gerçekten sıcak!
Show More (23)
|