award-winning - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
award-winning ödüllü adj.
  • The award-winning Web browser is better than ever.
  • Ödül-kazanan ağ tarayıcısı, şimdiye kadar olduğundan daha iyidir.
  • The award-winning movie has been showing at the cinema for the last 3 weeks.
  • Ödüllü film üç haftadır sinemada gösteriliyor.
  • Both Tom and Mary are award-winning journalists.
  • Tom da Mary de ödüllü gazeteciler.
Show More (1)