be restricted - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
be restricted kısıtlanmak v.
  • Immigration is restricted.
  • Göçmenlik kısıtlanmıştır.
  • Freedom of speech is restricted in some countries.
  • Bazı ülkelerde konuşma özgürlüğü kısıtlanmıştır.
  • Immigration is restricted.
  • Göç kısıtlanmıştır.
Show More (0)
be restricted sınırlandırılmak v.
  • Entrance is restricted to those above 18.
  • Giriş 18 yaş üstü olanlara sınırlandırılmıştır.
Show More (-2)