begin with - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
begin with ile başlamak v.
  • Let us begin with the Iraqi crisis.
  • Irak krizi ile başlayalım.
  • I should like therefore to begin with the latter.
  • Bu nedenle ikinci konu ile başlamak istiyorum.
  • To begin with the school market programme; we propose earmarking an additional 10.3 million for this.
  • Okul pazarı programı ile başlamak gerekirse; bunun için ek 10.3 milyon ayırmayı öneriyoruz.
Show More (13)
begin with başlangıçta expr.
  • That is what it was designed to be to begin with.
  • Zaten başlangıçta da böyle tasarlanmıştır.
  • That is what it was designed to be to begin with.
  • Başlangıçta böyle olması için tasarlanmıştı.
  • He soon grows tired of a thing regardless of how much he liked it to begin with.
  • O, başlangıçta bir şeyi ne kadar severse sevsin bir süre sonra ondan sıkılacaktır.
Show More (0)
begin with başlangıç olarak expr.
  • To begin with, the funds are not sufficient for running a grocery store.
  • Başlangıç olarak, fonlar bir bakkal işletmek için yeterli değil.
  • To begin with, we don't have enough money.
  • Başlangıç olarak, yeterli paramız yok.
Show More (-1)
begin with ilk olarak adv.
  • Let us first begin with minimum standards in the cases where there are real problems.
  • Gerçek sorunların olduğu durumlarda ilk olarak asgari standartlarla başlayalım.
Show More (-2)