|
- The four big companies together buy almost half the coffee beans produced around the world.
- Dört büyük şirket birlikte dünya genelinde üretilen kahve çekirdeklerinin neredeyse yarısını satın almaktadır.
- I grind my own coffee beans every morning.
- Her sabah kendi kahve çekirdeklerimi ben öğütürüm.
- He is roasting coffee beans.
- O, kahve çekirdeklerini kavuruyor.
- Tom roasts his own coffee beans.
- Tom kendi kahve çekirdeklerini kavuruyor.
- Tom roasts his own coffee beans.
- Tom kendi kahve çekirdeklerini kavurur.
- Mame uses a coffee mill to grind coffee beans.
- Mame kahve çekirdeklerini öğütmek için kahve değirmeni kullanıyor.
- He is roasting coffee beans.
- Kahve çekirdeklerini kavuruyor.
- 200 grams of Tanzania dark roast coffee beans, please.
- 200 gram koyu kavrulmuş Tanzanya kahve çekirdeği lütfen.
- Our delicious coffee is made from freshly roasted coffee beans.
- Lezzetli kahvemiz taze kavrulmuş kahve çekirdeklerinden yapılır.
- I grind my own coffee beans every morning.
- Her sabah kendi kahve çekirdeğimi öğütürüm.
- Mame uses a coffee mill to grind coffee beans.
- Mame kahve çekirdeklerini öğütmek için kahve değirmeni kullanır.
- Our delicious coffee is made from freshly roasted coffee beans.
- Bizim lezzetli kahvemiz taze kavrulmuş kahve çekirdeklerinden yapılır.
- Tom is roasting coffee beans.
- Tom kahve çekirdeklerini kavuruyor.
Show More (10)
|