crucial task - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
crucial task önemli görev n.
  • Now that enlargement is home and dry, the work in the Convention has become the crucial task in European politics.
  • Genişleme artık tamamlandığına göre Konvansiyon'daki çalışmalar Avrupa siyasetinin en önemli görevi haline gelmiştir.
Show More (-2)