|
- We are dedicated to ensuring maximum strength and maximum dependability in these vital procedures.
- Bu hayati prosedürlerde maksimum güç ve maksimum güvenilirlik sağlamaya kendimizi adadık.
- As you know, there is a Europol department dedicated to combating terrorism.
- Bildiğiniz üzere, Europol bünyesinde terörle mücadeleye adanmış bir birim bulunmaktadır.
- We provide a safe, comfortable, supportive community dedicated to education and learning about one another.
- Birbirimizi eğitmeye ve öğrenmeye adanmış güvenli, rahat, destekleyici bir topluluk sağlıyoruz.
- Tom is very dedicated to his job.
- Tom kendini işine çok adamıştır.
- Layla was dedicated to her family.
- Layla kendini ailesine adamıştı.
- The Parthenon is a temple dedicated to Athena.
- Parthenon, Athena'ya adanmış bir tapınaktır.
- People everywhere yearn for public leaders dedicated to world peace.
- Her yerde insanlar dünya barışına adanmış kamu liderlerine hasret.
- People everywhere yearn for public leaders dedicated to world peace.
- İnsanlar her yerde kendilerini dünya barışına adamış kamu liderlerine hasret kalmış duruymda.
- The Parthenon is a temple dedicated to Athena.
- Partenon, Athena'ya adanmış bir tapınaktır.
- Tom is very dedicated to his job.
- Tom kendini işine çok adamış.
Show More (7)
|