detailing - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
detailing (tasarım, süsleme vb.) detay n.
  • The detailing on the wedding gown showcased the designer's craftsmanship.
  • Gelinliğin üzerindeki detaylar tasarımcının işçiliğini gözler önüne seriyordu.
Show More (-2)
detailing iç-dış yıkama n.
  • The car detailing service included washing, waxing, and vacuuming.
  • İç dış detaylı araba temizleme hizmeti yıkama, cilalama ve vakumlamayı içeriyordu.
Show More (-2)