|
- I do the laundry on Sundays.
- Pazar günleri çamaşır yıkarım.
- Mary doesn't have time to do the laundry.
- Mary'nin çamaşır yıkamak için vakti yok.
- Mary doesn't have time to do the laundry.
- Mary'nin çamaşır yıkayacak vakti yok.
- I don't have a problem doing the laundry, but I hate folding the clothes.
- Çamaşır yıkarken bir sorunum yok ama giysileri katlamaktan nefret ediyorum.
- How do you find time to do the laundry?
- Çamaşır yıkamak için nasıl zaman buluyorsun?
- Have you done the laundry?
- Çamaşırları yıkadın mı?
- How do you find time to do the laundry?
- Çamaşır yıkamak için nasıl zaman buluyorsunuz?
- Are you sure you don't want me to help you do the laundry?
- Çamaşırı yıkamana yardım etmemi istemediğinden emin misin?
- Doing the laundry is my job.
- Çamaşır yıkamak benim işim.
- I don't have a problem doing the laundry, but I hate folding the clothes.
- Çamaşır yıkamakla ilgili bir sorunum yok ama katlamaktan nefret ediyorum.
- I'm just about finished doing the laundry.
- Çamaşır yıkamayı neredeyse bitirmek üzereyim.
- I'm just about finished doing the laundry.
- Çamaşır yıkamayı bitirmek üzereyim.
- Are you sure you don't want me to help you do the laundry?
- Çamaşırları yıkamana yardım etmemi istemediğine emin misin?
- Tom is doing the laundry.
- Tom çamaşır yıkıyor.
- I don't have a washing machine at home, and so I have to go to the washing room in order to do the laundry.
- Evde çamaşır makinem yok, bu yüzden çamaşır yıkamak için çamaşırhaneye gitmem gerekiyor.
- Tom did the laundry before lunch.
- Tom öğle yemeğinden önce çamaşırları yıkadı.
- Tom is supposed to help Mary do the laundry.
- Tom'un Mary'ye çamaşır yıkamada yardım etmesi gerekiyor.
Show More (14)
|