|
- Each of them has significant political and economic problems.
- Her birinin önemli siyasi ve ekonomik sorunları var.
- Europe, in order to be able to help others, should tackle its own economic problems.
- Avrupa, başkalarına yardım edebilmek için kendi ekonomik sorunlarını çözmelidir.
- At the same time, the European Union is struggling with serious diplomatic and economic problems.
- Avrupa Birliği aynı zamanda ciddi diplomatik ve ekonomik sorunlarla da mücadele etmektedir.
- The focus on quantity at rock-bottom prices merely results in ecological and economic problems.
- Düşük fiyatlarla miktara odaklanmak sadece ekolojik ve ekonomik sorunlara yol açar.
- Exercise can help keep a nation's major economic problems in check.
- Tatbikat, bir ülkenin önemli ekonomik sorunlarının kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.
- Exercise can help keep a nation's major economic problems in check.
- Egzersiz, bir ülkenin önemli ekonomik sorunlarının kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.
- Our economic problems were, to a great extent, exacerbated by 11 September.
- Ekonomik sorunlarımız 11 Eylül ile birlikte büyük ölçüde daha da kötüleşti.
- All economic problems would be solved, if they made complacency taxable.
- Halinden memnun olmayı vergiye bağlasalar tüm ekonomik sorunlar çözülürdü.
- In order to get some information about Japanese economic problems, you'll find this book very useful.
- Japon ekonomik sorunları hakkında biraz bilgi almak için, bu kitabı çok faydalı bulacaksın.
- In order to get some information about Japanese economic problems, you'll find this book very useful.
- Japonya'nın ekonomik sorunları hakkında bilgi edinmek için bu kitabı çok faydalı bulacaksınız.
Show More (7)
|