Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | fasten something up v. | bir şeyi bağlamak |
Phrasals | fasten something up v. | bir şeyi kilitlemek |
Phrasals | fasten something up v. | bir şeyi iliklemek |
Phrasals | fasten something up v. | bir şeyin fermuarını çekmek |
Phrasals | fasten something up v. | bir şeyi tutturmak |